14. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4567 Karar No: 2019/1774 Karar Tarihi: 27.02.2019
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/4567 Esas 2019/1774 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, ortaklığın giderilmesi davasına ilişkin olarak verilen kararın temyiz edilmesini incelemiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun değiştirilmesiyle, gerçek kişilere yönelik tebligat yöntemi için iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. İlk aşamada, muhatabın adres kayıt sistemindeki son adresine normal şekilde çıkarılan tebligatla bilgilendirmeye çalışılmalıdır. Eğer muhatap bu adreste bulunmazsa, tebligat memuru muhatap lehine araştırmalar yaparak tebligatın kendisine ulaşması için çalışmalar yürütmelidir. İkinci aşamada, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi tespit edilemezse tebliğ evrakı, çıkaran mercie geri gönderilmelidir. Ancak bu aşamadan sonra, tebliğ evrakı açık mavi renkli zarf içinde, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek tebliği yapılabilir. Mahkeme, kararda bu kanun maddelerinin farklı şekilde yorumlanmasının usulüne uygun olmadığını vurgulamıştır. Karara göre, gereksiz yere muhatapların savunma hakkının kısıtlanması gibi sonuçlar doğurabileceğinden dolayı tebligat usulüne uygun olarak gerçekleştirilmelidir.
14. Hukuk Dairesi 2016/4567 E. , 2019/1774 K.
"İçtihat Metni"
14. Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R
7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. 1)Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir. 2) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir. Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması ve bu hükme göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun değildir. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında, somut olaya gelince; 1-Gerekçeli kararın davalılardan ... ve ..."nin bilinen en son adresine tebliğ edilmesi, bu adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresine Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre tebliğin yapılması ile adı geçen davalılara 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği sağlanarak ve yasal temyiz süresi beklenilerek, 2-... 9. İcra Müdürlüğünün 2012/1937 Esas sayılı icra dosyasındaki kapak borç miktarının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşıldığından, kapak hesabı itibarıyla borç miktarının ilgili icra müdürlüğünden getirtilerek, evraka eklenmesi, daha sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 27.02.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.