Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9200
Karar No: 2016/5195
Karar Tarihi: 29.03.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/9200 Esas 2016/5195 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, dernek üyeliğinden ihracına ilişkin genel kurul kararının iptali için dava açmışlar. Mahkeme davanın reddine karar vermiş, davacıların avukatı ise kararı temyiz etmiş. Yargıtay ise, davalı derneğin şubesinin genel kurulunda davacıların ihracına dair alınan kararın kanun ve tüzük hükümlerine aykırı olduğunu belirtmiştir. Ancak, şubenin tüzel kişiliğinin bulunmadığı ve taraf ehliyetinin olmadığı göz önüne alındığında, yazılı şekilde karar vermenin doğru olmadığı sonucuna varılmıştır.
Kanun maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 56. maddesi: Dernekler özel hukuk tüzel kişisidir ve tüzel kişinin iradesi organları aracılığı ile açıklanır.
- Türk Medeni Kanunu'nun 50. maddesi: Tüzel kişi organları hukuki işlemleri ve diğer tüm eylemleri ile tüzel kişiyi borç altına sokarlar.
- Dernekler Kanunu'nun 2/h maddesi: Dernek şubeleri, dernek faaliyetlerinin yürütülebilmesi için açılan, tüzel kişiliği olmayan alt birimlerdir.
18. Hukuk Dairesi         2015/9200 E.  ,  2016/5195 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, davacıların dernek üyeliğinden ihracına ilişkin 23.10.2013 tarihli genel kurul kararının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    4721 sayılıTürk Medeni Kanununun 56. maddesi hükmüne göre dernek bir özel hukuk tüzel kişisi olup Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 33. maddesinin yollaması ile Türk Medeni Kanununun 50. maddesi hükmüne göre tüzel kişinin iradesi organları aracılığı ile açıklanır ve organlar hukuki işlemleri ve diğer tüm eylemleri ile tüzel kişiyi borç altına sokarlar.
    5253 sayılı Dernekler Kanununun 2/h maddesinde ise; dernek şubeleri, dernek faaliyetlerinin yürütülebilmesi için bir derneğe bağlı olarak açılan, tüzel kişiliği olmayan ve bünyesinde organları bulunan alt birim olarak tanımlanmıştır. Bu olgu gözetildiğinde, kanun ile derneklere şube açma imkanının tanınması ve dernek şubelerinin organlarının bulunması, şubelerin tüzel kişiliği bulunduğu sonucunu doğurmamaktadır.
    Türk Medeni Kanunu; davada taraf olma ehliyetini, medeni haklardan yararlanma ehliyetinin bir parçası saymış, 8, 28, 47 ve 48. maddeleriyle bu yönde hükümler getirerek medeni haklardan yararlanma ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişinin davada taraf olma ehliyetini taşıdığını belirtmiştir. Taraf ehliyeti kamu düzenine ilişkindir. Dava tarihinden önce ölen ve kişiliği son bulan bir kişinin veya tüzel kişilik kazanmamış bir topluluğun taraf ehliyetinin bulunmayacağı kuşkusuzdur.
    Davada, davalı derneğin ... Şubesinin 23.10.2013 tarihli genel kurulunda davacıların dernek üyeliğinden ihracına dair alınan kararların kanun ve tüzük hükümlerine aykırı olduğu ileri sürülmüş, yazı dernek şubesine tebliğ edilerek yargılama yapılmış ve hüküm verilmiştir. Yukarıda açıklanan hukuksal olgular ve şubenin tüzel kişiliğinin ve dolayısıyla davada taraf ehliyetinin bulunmadığı gözetildiğinde davada taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapılıp hüküm verildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, dava dilekçesi ve duruşma gününün tüzel kişiliği bulunan dernek adına ve genel merkez adresine tebliğe çıkarılması, dernek yetkilileri veya vekilleri duruşmaya geldikleri takdirde davaya karşı diyeceklerinin ve delillerinin ibraz etme olanağı tanındıktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 29.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi