5. Hukuk Dairesi 2017/5221 E. , 2017/18628 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca ONANMASI hakkında 18.Hukuk Daireden çıkan kararı kapsayan 109/06/2014 gün ve 2014/17396 Esas-2015/9885 Karar sayılı ilama karşı davalılardan Asiye Altındaş vd. vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair verilen hüküm bir kısım davalılar vekilinin temyizi üzerine Kapatılan 18. Hukuk Dairesince onanmış, bu karara karşı bir kısım davalılar vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
1-Taşınmazın m2 birim fiyatının hükme esas alınan 05/02/2014 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda 2013 verileri ile 7,22TL, kök raporda 2012 verileri ile 12,00tl tespit edildiği, dosya arasında mevcut İlçe Tarım Müdürlüğünün 2012 ve 2013 yıllarına ait veri cetvellerinin incelenmesinde ürün masraflarının bir önceki yıla nazaran arttığı ancak verim ve fiyatlarda ters orantılı olarak düşüş olduğu, bilirkişi kurulunun ek raporunda tarım arazilerinin bedelinin olağanüstü durumlar olmadıkça her yıl az veya çok artacağı, azalma olmayacağı, 2013 verileri ile belirlenen bedelin taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığı şeklinde yaptığı açıklama gözetilerek rapor inandırıcı bulunmamıştır. Bu nedenle, 2012 ve 2013 yıllarına ait veri cetvelleri İlçe Tarım Müdürlüğüne gönderilerek çelişkinin nedenlerinin sorulması ve bu hususta yeniden ek rapor alınması gerektiği,
2-Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre %4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın %5 olarak kabulü ile az bedel tespit edildiği bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından,
Bu kez yapılan değerlendirmede anlaşıldığından kapatılan 18. Hukuk Dairesi"nin 2014/17396 Esas, 2015/9885 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm bir kısım davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Sulu tarım arazisi niteliğindeki Alpağut Köyü, 20 parsel sayılı taşınmaza net ürün geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yöntem olarak isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-Taşınmazın m2 birim fiyatının hükme esas alınan 05/02/2014 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda 2013 verileri ile 7,22TL, kök raporda 2012 verileri ile 12,00tl tespit edildiği, dosya arasında mevcut İlçe Tarım Müdürlüğünün 2012 ve 2013 yıllarına ait veri cetvellerinin incelenmesinde ürün masraflarının bir önceki yıla nazaran arttığı ancak verim ve fiyatlarda ters orantılı olarak düşüş olduğu, bilirkişi kurulunun ek raporunda tarım arazilerinin bedelinin olağanüstü durumlar olmadıkça her yıl az veya çok artacağı, azalma olmayacağı, 2013 verileri ile belirlenen bedelin taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığı şeklinde yaptığı açıklama gözetilerek rapor inandırıcı bulunmamıştır. Bu nedenle, 2012 ve 2013 yıllarına ait veri cetvelleri İlçe Tarım Müdürlüğüne gönderilerek çelişkinin nedenlerinin sorulması ve bu hususta yeniden ek rapor alınması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-Sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre %4 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın %5 olarak kabulü ile az bedel tespit edilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Bir kısım davalıların temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 13/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.