12. Ceza Dairesi 2019/4283 E. , 2020/487 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 62, 52/2, 4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılanlar vekili ile sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre sanığın idaresindeki araçla gündüz vakti iki yönlü 7 metre yolda seyir halinde iken karşı yöne ayrılan şeride geçerek katılan ..."ın idaresindeki araçla çarpışması şeklinde meydana gelen ve katılan ..."ın yüzde sabit iz meydana getirecek, katılan ..."ın ise vücudunda ağır (5) derece kırık meydana gelecek şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda, katılan ..."ın olay tarihinde kaldırıldığı hastanede kolluk görevlilerince alınan ilk ifadesinde kimseden şikayetçi olmadığı, aynı gün boynunda kırık tespit edilerek başka bir hastaneye sevkedildiği, burada yoğun bakıma alınarak iki gün sonra ameliyat edildiği, 06/05/2013 tarihli dilekçesi ile ilk ifadesinin acı içinde iken alındığını, neye imza attığını bilmediğini, şikayetçi olduğunu belirttiği, her ne kadar ilk geçici raporunda bilincinin açık olduğu belirtilmiş ise de, aynı raporda hayati tehlikeyle başka hastaneye sevkedildiğinin de belirtildiği, sevkedildikten sonra da yoğun bakımda tedavi görerek ameliyat edildiği, bu itibarla şikayetçi olmadığına ilişkin ilk ifadesinin geçerli kabul edilemeyeceği, 06/05/2013 tarihli dilekçesi ile bildirdiği şikayet beyanının ise süresinde olduğu, yine hükmedilen ceza miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı dikkate alındığında, tebliğnamedeki bu yönde bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin cezanın az olduğu, cezanın paraya çevrilmemesi gerekiği, TCK"nın 62. maddesinin uygulanmaması gerektiğine ilişkin, sanığın ise bir nedene dayanmayan sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün 3. fıkrası çıkarılarak yerine "Sanığa verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK‘nın 50/4. maddesi yollamasıyla 50/1-a. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK‘nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 605 tam gün olarak belirlenmesine, TCK‘nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL hesabıyla 12.100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.