MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 20/12/2016 gün ve 2014/1428-2016/585 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesinin DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş vekili tarafından istenilmekle, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla,
dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
Bir davada kararı temyiz etme hakkı, yalnız taraflara veya hüküm ile kendisine mükellefiyet yüklenen veya bir hakkı ihlal edilen kimseye veyahut kanunun açıkça belirttiği mercilere aittir.
Temyiz isteminde bulunan DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş., davada davalı konumunda değildir. Her ne kadar dava dilekçesinde DSV Ocean Transport A/S’ye izafeten DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş. davalı olarak gösterilmişse de, konişmentoda DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş.’nin acente olduğuna dair açıklık bulunmadığı, DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş. vekilinin de davaya verdiği cevapta davalı şirketin acentesi olmadığını savunduğu, mahkemenin de dava dilekçesini DSV Ocean Transport A/S’ye tebliğ ettiği, verilen kararda davalı olarak anılan yabancı şirketin gösterildiği ve kararın da tebliğ edildiği, DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş. aleyhine hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır. O halde, DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş. vekilinin kararı temyiz etmede hukuki yararı bulunmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle DSV Hava ve Deniz Taş. A.Ş. vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 07/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.