Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/10753
Karar No: 2017/8941
Karar Tarihi: 13.06.2017

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/10753 Esas 2017/8941 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, davacı vekili, vekil edeni tarafından davalı kooperatiften bodrum kat daire satın alındığını açıklayarak, davalı uhdesinde bulunan bir adet bodrum kat dairenin vekil edenine ait olduğunun tespitine, mümkün olmadığı takdirde ödenen 2.500,00TL'nin reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. İlk hükümde davanın reddine karar verilmiş, ancak Yargıtay kararı sonrasında, davacının davasının kabulü ile 5544 Ada 3 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın üzerinde inşaa edilen binada 149,61 m2lik bodrum katın davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmiştir. Ancak, kısa kararla gerekçeli karar arasında aykırılık bulunmaktadır. HMK'nun 298/2. maddesine göre, gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Bu nedenle hüküm, HMK'nun 294, 297 ve 298. maddelerine uygun şekilde, uyumsuzluk ve çelişkiyi giderecek şekilde yeniden karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
440/I maddeye göre:
İstinaf veya temyiz yolu açık olan hükümlerin temyiz edilmiş bulunanlar dışındakileri kesinleşir.
Mahkeme kararının temyizen veya karar düzeltme yolu açık olmak kaydıyla istinaf yoluyla veya doğrudan temyiz yoluyla Yargıtay'da incelenmek üzere temyiz edilmiş olması halinde, Yargıtay'ca ver
8. Hukuk Dairesi         2017/10753 E.  ,  2017/8941 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    DAVA TÜRÜ : Muhdesatın Tespiti-Tazminat

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı S.S Er-Yonca Konut Yapı Kooperatifi Başkanlığı vekili ve asli müdahil ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı vekili; vekil edeni tarafından 12.02.2001 tarihli satış sözleşmesi ile davalı kooperatiften bodrum kat daire satın alındığını açıklayarak, davalı uhdesinde bulunan bir adet bodrum kat dairenin vekil edenine ait olduğunun tespitine, mümkün olmadığı takdirde bugünkü değeri ya da ödenen 2.500,00TL"nin reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, 11.12.2012 havale tarihli dilekçesi ile taşınmaz üzerindeki tedbirin kaldırılmasını istemiştir.
    Bozma sonrası asli müdahiller ... ve ..., davaya konu bodrum katı satın aldıklarını açıklayarak müdahilliklerine karar verilmesini istemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair ilk hüküm, Dairemizin 30.06.2014 tarih 2013/21981 Esas, 2014/13836 Karar sayılı ilamı ile "...dava konusu taşınmaz hakkında yapılan bir kamulaştırma işlemi veya açılmış bir ortaklığın giderilmesi davası bulunmadığı, tespit davası açılabilmesine imkan tanıyan HUMK"nun 567 hükmünün somut olayda uygulanmasına imkan olmadığı gözetildiğinde, davanın tespit davası açmakta hukuki yararlarının olmadığı kuşkusuzdur. Bu durumda Mahkemece, muhdesatın tespitine ilişkin istem yönünden hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi, davacının terditli istemi olan tazminat yönünden ise dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi" gereğine işaret edilerek bozulmuş, bozma kararı sonrasında, Mahkemece, Yargıtay .....Hukuk Dairesinin 30/06/2014 gün ve 2013/21981-2014/13836 EK sayılı kararına karşı önceki kararda direnilmesine, davacının davasının kabulü ile 5544 Ada 3 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın üzerinde inşaa edilen binada 149,61 m2lik bodrum katın davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesi üzerine hüküm, davalı....... Koop. Başkanlığı ve asli müdahil ... tarafından temyiz edilmiştir.

    Mahkemece kısa kararda "Yargıtay... Hukuk Dairesinin 30/06/2014 gün ve 2013/21981-2014/13836 EK sayılı kararına karşı önceki kararımızda direnilmesine " karar verilmesine karşılık gerekçeli kararda "Yargıtay..... Hukuk Dairesinin 30/06/2014 gün ve 2013/21981-2014/13836 EK sayılı kararına karşı önceki kararda direnilmesine, davacının davasının kabulü ile 5544 Ada 3 parselde kayıtlı bulunan taşınmazın üzerinde inşaa edilen binada 149,61 m2lik bodrum katın davacıya ait olduğunun tespitine" şeklinde karar verilmiştir. Görüldüğü üzere; kısa kararla gerekçeli karar arasında aykırılık oluşturulmuştur.
    T.C. Anayasası yargılamanın aleniyeti ilkesini benimsemiştir. Bunun anlamı; yargılama açık olarak yapılacak ve yargılamanın sonunda verilen karar da açıkça belirtilecektir. 6100 sayılı HMK"nun 298/2. maddesine göre, gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz. Kısa kararla gerekçeli karar arasındaki uyumsuzluk mahkemelere olan güveni sarsar. Hükümlerin kurulmasında esas olan kısa karardır. Gerekçeli karar ile kısa kararın uyumlu olması gerekir. Bu konuya ilişkin 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında; “1-Kısa kararla gerekçeli kararın aykırı olması bozma nedenidir. 2-Yerel mahkeme bozmadan sonra önceki kısa karara bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydıyla hakimin vicdani kanaatine göre karar verebilir.” denilmiştir. Hüküm, bu nedenle HMK"nun 298/2. maddesine, tarih ve numarası anılan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına aykırı olarak tesis edilmiştir.
    Mahkemece yapılacak iş, HMK. 294, 297 ve 298. maddelerine uygun şekilde, yukarıda açıklanan uyumsuzluk ve çelişkiyi giderecek şekilde, davanın esası hakkında yeniden bir karar vermekten ibarettir. Hükmün açıklanan bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine 13.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi