20. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/3668 Karar No: 2019/6897
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/3668 Esas 2019/6897 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, anataşınmazda bağımsız bölüm maliki olduğunu ancak evde hiç oturmadığını ve kiraya da vermediğini buna rağmen site yönetiminin kendisinden zorla aidat ve yakıt ücreti aldığını ve evini su basması sonucunda zarara uğradığını belirterek, kendisinden haksız yere alınan 10.000 TL'nin davalıdan tahsili ile site yönetimine borcunun olmadığının tespiti istemiştir. Davanın reddine ilişkin kararın, Yargıtay tarafından usul ve kanuna aykırı olduğu tespit edilerek bozulması sonrasında yapılan yargılama sonucu davanın tekrar reddine karar verilmiştir. Kararda, davacının dava dilekçesi ile aidat, yakıt gideri ve evini su basması nedeniyle uğradığı zararın ödenmesini talep ettiği ancak mahkemece Kanunun 20. maddesi hükümlerinin gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verildiği belirtilmiştir. Tarafların delillerinin değerlendirilip tapu kaydı, mimari proje ve yönetim planı getirilerek mahallinde keşif yapılmadan, davacının uğradığı zararların ortak yerlerin kullanımından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davacıdan yönetim planına ve Kanunun hükümlerine göre fazladan aidat, yönetim gideri ve yakıt gideri alınıp alınmadığı hususunda gerekli araştırmanın yapılmadığı, bilirkişiden rapor alınmadığı ve kararın g
20. Hukuk Dairesi 2019/3668 E. , 2019/6897 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava dilekçesinde, davacının anataşınmazda bağımsız bölüm maliki olduğunu ancak evde hiç oturmadığını ve kiraya da vermediğini buna rağmen site yönetiminin kendisinden aidat ve yakıt ücretini zorla aldığını ve evini su basması sonucunda evinin zarara uğradığını belirterek kendisinden haksız yere alınan temsili 10.000 TL"nin davalıdan tahsili ile site yönetimine borcunun olmadığının tespiti istenilmiştir. Mahkemece 23/02/2016 tarihli karar ile davanın reddine hükmedilmiş, davacı tarafın temyiz etmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 12/04/2018 tarih 2017/2875 Esas - 2018/2899 K. sayılı kararıyla; davacının temyiz talebinin kabulü ile “İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre dava; fazla ödendiği iddiasına dayalı ortak gider alacağının ve bağımsız bölümünü su basması nedeniyle oluşan maddi zararın tazmini istemine ilişkin olup; davacı dava dilekçesi ile aidat, yakıt gideri ve evini su basması nedeniyle uğradığı zararın ödenmesini talep etmiş olup, mahkemece Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesi hükümlerinin gerekçe gösterilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır. Mahkemece; tarafların delilleri değerlendirilip tapu kaydı, mimari proje ve yönetim planı getirtilip, mahallinde keşif icra edilip, varsa davacının uğradığı zararların ortak yerlerin kullanımından kaynaklanıp kaynaklanmadığı, davacıdan yönetim planı ve Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre fazladan aidat, yönetim gideri ve yakıt gideri alınıp alınmadığı hususunda gerekli araştırma yapılıp, buna göre bilirkişiden rapor alınması ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesi hükmü uyarınca verilen kararın gerekçelerinin tek tek açıklanması, hükmün infazda tereddüt yaratmayacak şekilde kurulması gerekirken, mahkemece bu kanuni gereklilikler gözardı edilerek, eksik ve yetersiz inceleme ile gerekçesiz olarak davanın reddedilmesi doğru görülmediğinden“ hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava hakimin müdahalesi, tazminat istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve gereği yerine getirilerek, yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usule ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına 25/11/2019 günü oy birliğiyle karar verildi.