Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6304
Karar No: 2019/1689
Karar Tarihi: 07.03.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/6304 Esas 2019/1689 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/6304 E.  ,  2019/1689 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Ramazan"ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    - KARAR -

    Dava, bağışlamadan rücu hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı, maliki olduğu 28793 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 116/2400 payını 04.05.2006 tarihinde davalı vakfa bağışladığını, bağışlama ile davalı vakfa ölünceye kadar taşınmaz üzerinde bulunan evinde oturmasına izin verme yükümlülüğü yüklediğini, bu yüklemenin de 04.05.2006 tarihli yazılı belge ile taahhüt edildiğini, ne var ki davalı vakfın kendisini emrivaki ile huzurevine yerleştirdikten sonra taşınmazda bulunan evini yıktırdığını, TBK’nun 295. maddesi uyarınca bağışlamanın geri alınması şartlarının oluştuğunu ileri sürerek, devre konu payın iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı, bağışlamanın kayıtsız ve şartsız olduğunu, vakfın tek taraflı irade beyanı ile davacının ölene kadar bağışlanan evde oturacağını taahhüt ettiğini, karşılıklı bir anlaşma olmadığını, davacının yardım talebi ile kendisinin huzurevine yerleştirildiğini, kentsel dönüşüm nedeniyle de evin yıkıldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, resmi senette dava konusu payın koşulsuz ve şartsız olarak bağışlandığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Getirtilen kayıt ve belgelerden; dava konusu 28793 ada 3 parsel sayılı taşınmazın ( 3.751 m2’lik - Arsa ) 116/2400 payı davacı ... adına kayıtlı iken; davacının bizzat anılan payı 04.05.2006 tarih ve 7125 yevmiye no’lu işlemle kayıtsız ve şartsız olarak davalı vakfa bağışladığı, vakıf adına bağışlamayı vakıf temsilcisi Mehmet İncili’nin kabul ettiği kayden sabittir.
    Bilindiği üzere, bağıştan dönme (rücu) bağışlayanın tek yanlı, bağışlanana varması gereken beyanıyla geriye etkili (makable şamil) olarak hukuki ilişkiye son veren yenilik doğurucu bir haktır. Bağışlayan koşullu veya mükellefiyetli şekilde bağışta bulunmuşsa, bağışlanandan hukuka, ahlaka aykırı veya imkansız olmadığı sürece 818. sayılı Borçlar Kanunu"nun (BK) 241. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 291. maddesi uyarınca koşul veya mükellefiyetin yerine getirilmesini isteyebilir. Haklı bir neden olmaksızın yerine getirilmemesi halinde de BK. nin 244/3. TBK. nin 295. maddesine dayanarak bağıştan dönme hakkını kullanıp verdiğini geri isteyebilir.
    Hemen belirtmek gerekir ki; bağış sözleşmesindeki koşul veya mükellefiyetin niteliğinin, kapsamının yerine getirilme zamanının tam olarak tespiti büyük önem taşır. Bu itibarla salt kullanılan sözlerin değil, tarafların gerçek iradelerinin ve bağışlayanın asıl amacının ortaya çıkarılması gerekir.
    Somut olayda, her ne kadar resmi akitte kayıtsız ve şartsız bir bağış olduğu yazılmış ise de; bağışlamada tarafların gerçek iradesi önem taşıdığından, taraflar arasındaki mektup, mail, taahhüt, sözleşme vb. belgelerin değerlendirilmesi gerektiği kuşkusuzdur. Bu minvalde, davacı tarafın dayandığı ve davalı tarafından da imzası inkar edilmeyen 04.05.2006 tarihli ve Selçuklu Hicret Eğitim Yardımlaşma ve Kardeşlik Vakıf Başkanı Mehmet İncili imzalı adi yazılı belge değerlendirildiğinde; çekişmeli payın davacı tarafından davalı vakfa bağışlandığı ve içinde bulunan evde ölünceye kadar davacının oturacağının taahhüt edildiği tespit edilmiştir. Dosya kapsamından, davacının belirli bir süre çekişmeli evde oturduktan sonra huzurevine yerleştirildiği, huzurevi masraflarını kendisinin ödediği, bir müddet sonra da bağışladığı evin ( paya isabet eden ) yıkıldığı, davacının bağışlama iradesine aykırı durumun oluştuğu saptanmıştır.
    Yukarıda değinilen ilke ile tespit edilen olgular değerlendirildiğinde, bağışın koşullu olduğu ve koşulun yerine getirilmediği anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca, temyiz aşamasında sunulan dilekçelerden anlaşıldığı üzere dava konusu taşınmaz üzerinde bina inşa edilerek kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulmuş olabileceği hususu da gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
    Davacının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi