2. Ceza Dairesi Esas No: 2020/16523 Karar No: 2020/11498 Karar Tarihi: 02.11.2020
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/16523 Esas 2020/11498 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2020/16523 E. , 2020/11498 K.
"İçtihat Metni"
Bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçundan sanık ..."un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142-2-h ve 62/1. maddeleri gereğince 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Horasan Asliye Ceza Mahkemesinin 07/11/2019 tarihli ve 2019/81 esas, 2019/320 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 16/04/2020 gün ve 94660652-105-25-5461-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/05/2020 gün ve 2020/45688 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu. Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 168. maddesinde yer alan “(1) Hırsızlık, mala zarar verme, güveni kötüye kullanma, dolandırıcılık, hileli iflâs, taksirli iflâs (…)(1) suçları tamamlandıktan sonra ve fakat bu nedenle hakkında kovuşturma başlamadan önce, failin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarı indirilir. (2) Etkin pişmanlığın kovuşturma başladıktan sonra ve fakat hüküm verilmezden önce gösterilmesi halinde, verilecek cezanın yarısına kadarı indirilir.” şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, somut olayda müştekinin kovuşturma aşamasında 18/07/2019 tarihli celsede, çalınan cep telefonunun kendisine iade edildiği ve olaydan kaynaklı giderilmesini istediği her hangi bir zarar talebinin olmadığı ve keza 07/11/2019 tarihli celsede şikayet tarihi olan 19/11/2018"den 15-20 gün sonra telefonun kendisine iade edildiği yönündeki beyanları karşısında, sanık hakkında hükmolunan cezadan 5237 sayılı Kanun"un 168/1. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 5271 sayılı CMK’nın 196/2. maddesinde yer alan “Sanık, alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere, istinabe suretiyle sorguya çekilebilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin cezanın alt sınırının 5 yıl olması karşısında, sanık ...’un istinabe suretiyle sorguya çekilemeyeceği gözetilmeden savunma hakkı kısıtlanarak yazılı şekilde hüküm kurulması hususu da belirlenmiş olup, bu yönden de kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 02/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.