19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10159 Karar No: 2017/5510 Karar Tarihi: 03.07.2017
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/10159 Esas 2017/5510 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı şirkete ait bir çekin bedelini banka aracılığıyla ödeyen davacı, bedelsiz kalan çeki davalının iade etmediğini ve takasa verdiğini belirtmiş ve davalının çekten dolayı kendisine borcu olmadığının tespitini talep etmiştir. Mahkeme, davacının sulama birliğine olan borcu için teminat olarak davalı şirkete verdiği çekin bedelinin ödendiğini ve davacıların davalıya karşı borçlu olmadığına karar vermiştir. Ancak yapılan yasal inceleme sonucunda ödemelerin muaccel olmuş borca karşı yapılmadığı görüldüğünden kararın davalı yararına bozulması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: Borçlar Kanunu'nun 102. maddesi, \"Kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel borç için yapılmış sayılır. Birden çok borç muaccel ise ödemenin, borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğu kabul edilir. Takip yapılmamış ise ödeme, vadesi ilk önce gelmiş olan borç için yapılmış olur. Birden çok borcun vadesi aynı zamanda gelmişse, mahsup orantılı olarak; borçlardan hiçbirinin vadesi gelmemişse ödeme, güvencesi en az olan borç için yapılmış sayılır.\"
19. Hukuk Dairesi 2016/10159 E. , 2017/5510 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi,gereği konuşulup düşünüldü,
- K A R A R -
Davacılar vekili,davacının başkanı olduğu ,.. olan borcundan dolayı diğer davalı şirkete ait olan 28.9.2014 keşide tarihli 50.000 TL meblağlı çeki verdiğini,bu çekin karşılığı olan paraları banka aracılığıyla ödediğini,bedelsiz kalan çeki davalının iade etmediğini ve takasa verdiğini belirterek, çekten dolayı müvekkilinin davalıya borcunun olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda,davacının sulama birliğinin borcuna istinaden teminat olarak davalı şirkete 50.000 TL bedelli, 28.9.2014 keşide tarihli diğer davalı ... İnş. Ltd. Şti"ne ait çeki verdiği, çek bedelinin ödendiği gerekçesiyle davanın kabulüne, davacıların dava konusu çek bakımından davalı tarafa borçlu olmadığına karar verilmiş,hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunun 102.maddesi’’Kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödeme, muaccel borç için yapılmış sayılır. Birden çok borç muaccel ise ödemenin, borçluya karşı ilk olarak takip edilen borç için yapılmış olduğu kabul edilir. Takip yapılmamış ise ödeme, vadesi ilk önce gelmiş olan borç için yapılmış olur.Birden çok borcun vadesi aynı zamanda gelmişse, mahsup orantılı olarak; borçlardan hiçbirinin vadesi gelmemişse ödeme, güvencesi en az olan borç için yapılmış sayılır.’’hükmünü içermektedir. Davacı ... ile davalı arasında düzenlenen ve dava dilekçesi ekinde delil olarak gösterilen 16.8.2014 tarihli tutanağa göre, davacının toplam 118.522 TL borcu bulunmaktadır. Bu borcun ise 22.8.2014 ile 22.9.2014 tarihleri arasında 5 taksitte ödenmesi kararlaştırılmıştır.Dosyaya sunulan banka havale makbuzları ödemeye ilişkin olup, ödemeler ise 25.8.2014 ile 9.9.2014 tarihleri arasında yapılmıştır. Makbuzların hiçbirinde ödemenin dava konusu çeke yönelik olarak yapıldığına dair kayıtta bulunmamaktadır. Bu durumda, ödemelerin açıklanan yasa hükmüne göre muaccel olmuş borca karşılık yapıldığının kabulü ile davanın reddi gerekirken,yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 03/07/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.