Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği ve borçluya gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliğ edilmesinden sonra borçlu vekili tarafından yasal süresi içerisinde icra mahkemesine başvurulduğu ve takibe itiraz edildiği anlaşılmaktadır. İtiraz dilekçesinde takip dayanağı bononun  07.08.2004 tarihli sözleşmenin teminatı olarak verildiği, takip alacaklısı tarafından keşide edilen ihtarnamede de senedin teminat olduğunun anlaşıldığı ileri sürülerek takibin iptali talep edilmiştir.
Her ne kadar 07.08.2004  tarihli satış noktası raf ünitesi ariyet sözleşmesinde bonoya açıkça atıf yok ise de; alacaklı tarafından keşide edilen Beşiktaş 19. Noterliğinin 26 Mart 2008 tarih, 14647 yevmiye nolu ihtarnamesinde "....işbu sözleşme ile ilgili olarak keşide edilip tarafımıza verilen 07.08.2004 tanzim tarihli  ve 10.000 USD (Onbin Amerikan Doları) bedelli senet nedeniyle aynı süre içerisinde temerrüde düşmüş olacağınız, senedin bu tarihte ödenmesi gerektiği...." ibaresi ile dayanak bononun sözleşme ile ilişkilendirildiği, senedin anılan sözleşme nedeniyle teminat olarak lehtara verildiği görülmektedir. Bu durumda, dayanak belgenin  T.T.K.’nun 688/2.maddesinde öngörülen mücerret borç ikrarını içermediği tespit edilmiş olup, tarafların sözleşme doğrultusunda edimlerini yerine getirip getirmediğinin ve dolayısı ile alacağın tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılamayı gerektirmesi nedeniyle Mahkemece, İ.İ.K.nun 170/a-2.maddesi gereğince itiraz kabul edilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 19.02.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.