2. Ceza Dairesi 2020/16520 E. , 2020/11493 K.
"İçtihat Metni"
İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/4, 119/1-c ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 51. maddesi gereğince ertelenmesine dair Beypazarı Asliye Ceza Mahkemesinin 07/05/2009 tarihli ve 2007/263 esas, 2009/302 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 21/05/2020 gün ve 20246-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 05/06/2020 gün ve 2020/49146 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Diğer sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçuna ilişkin olarak Beypazarı Asliye Ceza Mahkemesince verilmiş olan erteli mahkumiyet kararının, Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 04/11/2014 tarihli ve 2012/7103 esas, 2014/18807 karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmiş bulunması karşısında, sanık ... hakkında aşağıda belirtilmiş olunan nedenlerle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 308. maddesi kapsamında anılan Dairenin onama ilâmına itiraz edilip edilmeyeceği hususunun mahallinde değerlendirilmesi gerektiği düşünülmüştür.
Beypazarı Asliye Ceza Mahkemesinin 07/05/2009 tarihli kararının kanun yararına bozma yoluyla bozulması halinde aynı Mahkemenin 12/12/2017 tarihli aynen infaza ilişkin ek kararının hukuken yok hükmünde olacağı değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kaynaklanan müştekinin zararını karşılamadığından bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verildiği anlaşılmış ise de;
Benzer bir olay nedeni ile Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 06/05/2014 tarihli ve 2014/17036 esas, 2014/12109 karar sayılı ilâmı ile; "...Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğu ancak herhangi bir zararın doğmadığı veya zarar doğurmaya elverişli bulunmayan suçlar yönünden bu koşulun aranmayacağı ve konut dokunulmazlığını bozmak suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı gözetilmeden, adli sicil kaydına göre sabıkasız olduğu anlaşılan sanığın “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulup yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat” ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken “müştekinin uğramış olduğu zararın giderilmemesi...” şeklindeki gerekçe ile konut dokunulmazlığını bozmak suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi bozmayı gerektirmiş,..." şeklinde bozma kararı verildiği anlaşılmış olup, somut olayda da, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel sabıka kaydı bulunmayan, cezası ertelenen ve işlediği konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kaynaklı zarar bulunmayan sanık hakkında katılanın zararını gidermediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/02/2009 tarihli ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğu, ancak herhangi bir zararın doğmadığı veya zarar doğurmaya elverişli bulunmayan suçlar yönünden bu koşulun aranmayacağı, iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı gözetilmeden, mahkeme tarafından sanık ...’ın hapis cezasının ertelenmesine karar verildiği halde; adli sicil kaydına göre engel mahkumiyeti bulunmayan sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen sanığın “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “müştekinin zararını karşılamaması” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, sanık ... hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan (BEYPAZARI) Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 07/05/2009 tarihli ve 2007/263 Esas - 2009/302 Karar sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 02/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.