Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/8675 Esas 2020/1705 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/8675
Karar No: 2020/1705
Karar Tarihi: 04.03.2020

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/8675 Esas 2020/1705 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkumiyetine ilişkin yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebepleri dikkate alınarak dosya incelendi ve temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Tüm dosya kapsamı, dinlenen tanık beyanları, sanığın askerlerden sorumlu mahrem imam olduğuna yönelik mahkeme kabulü nazara alındıktan sonra, tayin olunan temel cezada alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiği gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmadı. Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmedi ve temyiz davası esastan reddedilerek hüküm onandı. Kararda geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 62, 53/1-
16. Ceza Dairesi         2019/8675 E.  ,  2020/1705 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : Sanığın TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,
    TCK"nın 62, 53/1-2-3, 58/9, 63 maddeleri gereğince mahkumiyetine ilişkin yapılan istinaf başvurusunun
    esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Tüm dosya kapsamı, dinlenen tanık beyanları, sanığın askerlerden sorumlu mahrem imam olduğuna yönelik mahkeme kabulü nazara alındığında, tayin olunan temel cezada alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Amasya Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.