Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/5486 Esas 2017/1006 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/5486
Karar No: 2017/1006
Karar Tarihi: 08.03.2017

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/5486 Esas 2017/1006 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddedilmesi gerektiği konusundaki itirazı kabul edilmiştir. İcra takibine başlamakta haksız ve kötü niyetli olmadığından dolayı davacı aleyhine tazminata hükmedilmesi mümkün değildir. Alacağın varlığı ihtilaf konusu olduğundan davacının bu takibe başlama hakkı vardır. Mahkeme kararı düzeltilerek onanmıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi uyarınca itirazın iptali davasında takibinde haksız ve kötüniyetli görülürse alacaklı aleyhine talep halinde uygun bir tazminata hükmedilmesi gerekir. Borçlu yararına hükmedilecek kötü niyet tazminatının ilk şartı, aleyhine tazminata hükmedilecek tarafın haksız olmasıdır.
15. Hukuk Dairesi         2015/5486 E.  ,  2017/1006 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan ilave iş bedeli alacağı için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptâli ve icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili talebine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine ve asıl alacağın %20"si oranında kötüniyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine dair verilen karar, davacı vekilince yasal süresinde temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2- Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67/II. maddesi uyarınca itirazın iptâli davasında takibinde haksız ve kötüniyetli görülürse alacaklı aleyhine talep halinde uygun bir tazminata hükmedilmesi gerekir. Borçlu yararına hükmedilecek kötüniyet tazminatının ilk şartı, aleyhine tazminata hükmedilecek tarafın haksız olmasıdır. Haksızlık kavramı, alacağın belirlenebilir (likid) olmasını gerektirir. Bunun yanında, borçlu yararına tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının takibe girişmesinde haksız olması yeterli olmayıp, aynı zamanda kötüniyetli olması da gerekir.
    Dava konusu somut olayda alacağın varlığı ihtilâflı olduğundan takibe girişen davacının alacağının olup olmadığının tespiti, mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle mümkün olmuştur. Bu halde, alacağın varlığı ihtilâflı olduğundan davacı alacaklının icra takibine başlamakta haksız olduğundan söz edilemez. Ayrıca, davacı
    ./..
    s.2

    15.H.D.
    2015/5486
    2017/1006

    yönünden takibe girişmekte kötüniyetli olduğuna dair bir delil de bulunmadığından, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesi bu yönüyle de mümkün değildir. Bu nedenlerle, mahkemece davalının yasal koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek davalı yararına kötüniyet tazminatına hükmedilmesi doğru olmamıştır.
    Kararın bu nedenlerle bozulması gerekirse de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının hüküm kısmının 2 numaralı bendinin tümüyle karar metninden çıkarılmasına, yerine "Şartları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine," ifadesinin eklenmesine, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 08.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.