2. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/12024 Karar No: 2012/31877
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2012/12024 Esas 2012/31877 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2012/12024 E. , 2012/31877 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından; nafaka ve tazminatların miktarı yönünden, davalı (koca) tarafından ise kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteklerinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50"şer TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.27.12.2012 (Prş.)
(Muzaffer) KARŞI OY YAZISI
Mahkemece, boşanma kararıyla birlikte, ortak çocuk 1997 doğumlu Yağmur"un velayeti davacı anneye bırakılarak, davalı babadan çocuk için aylık 2500 TL. iştirak nafakasının tahsiline karar verilmiştir. Bunun dışında; davalının davacıya ayrıca aylık 100 TL yoksulluk nafakası, 60.000 TL. maddi tazminat ve 25.000 TL. manevi tazminatı ödemesine de karar verilmiştir. Tarafların her ikisi de 1968 doğumlu olup; 1993 yılında evlenmişlerdir. Tarafların belirtilen Yağmur dışında başka çocuğu bulunmamaktadır. Davalı koca, çok izlenen TV kanallarından birinin üst düzey yöneticilerden olarak aylık 10.000 TL. çevresinde gelire sahiptir. Davacı kadının da bir TV kanalında program yönetmeni olarak çalıştığı ve aylık 2500 TL. çevresinde gelire sahip olduğu anlaşılmaktadır. Eşine karşı fiziksel şiddete başvuran ve güven sarsıcı davranışlar içine giren davalı koca, mahkemece boşanmaya neden olan olaylarda tamamen kusurlu bulunmuştur. Davalı koca adına tapuda kayıtlı biri kirada,
diğeri halen davacı ve ortak çocuk kullanımında ve istenilir bir çevrede olan iki adet konut bulunmaktadır. Ortak çocuğun ise, bir özel eğitim kurumuna devam ettiği tarafların kabulündedir. Davacının çalışarak elde ettiği geliri bulunduğundan yoksulluğa düşmesinden söz edilemez ve yararına bu yöne ilişkin Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları oluşmamıştır. Davacı yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmemesi gerekir. Yine ortak çocuğun devlet okulunda da öğrenim görme olanağı mevcuttur. Ana/baba çocuğun geleceğini ortak karar ile belirlemelidir.Ana/babadan biri devlet okulu mevcutken çocuğu özel eğitim kurumuna göndermek istemiyorsa; ondan özel eğitim Kurumu giderine katlanması beklenemez. Bir çocuğun geleceğine en iyi karar verecek kişi onun ana ve babasıdır. Mahkemenin yükümlülüğü, bir çocuğun asgari yaşam düzeyinin gerektireceği bakım ve yetiştirme giderlerini garanti almaktan ibarettir. Bu bakımdan; ortak çocuk için hükmedilen aylık 2500 TL. iştirak nafakası da fazladır. Diğer yandan, taraflar 1993 yılından beri evli oldukları görülmektedir. Evlilik süresi, tarafların yaşı ve kusurun tamamen davalı kocada olduğu göz önüne alındığında; davacı yararına hükmedilen maddi tazminat da az/yetersiz olmuştur. Daha yüksek bir miktarda maddi tazminata hükmedilmelidir.
Yukarıda açıkladığım nedenlerle: temyiz edilen hükmün; maddi tazminat yönünden davacı kadın, yoksulluk ve iştirak nafakaları yönünden de davalı koca yararına bozulması gerektiğini düşünüyorum.