Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/7510 Esas 2019/1728 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7510
Karar No: 2019/1728
Karar Tarihi: 26.02.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/7510 Esas 2019/1728 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine açılmıştır. Davacı, davalıların kendisine gayrimenkul satış senedi ile sattıkları taşınmazın tapudaki devrini gerçekleştirmediklerini iddia etmiştir. Mahkeme davayı kabul etmiş ancak davalılar temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Tapu Kanunu ve Noterlik Kanunu uyarınca taşınmaz satışının resmi şekilde düzenlenmesi zorunludur ve bu şart yerine getirilmediği takdirde satış geçerli kabul edilmez. Bu nedenle, tapu iptali ve tescil talebi yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Ancak davacının tazminat talebi de bulunması sebebiyle, bu talep incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerekmektedir. Kararda geçen kanun maddeleri şu şekildedir: Türk Medeni Kanunu'nun 706. maddesi, Türk Borçlar Kanunu'nun 237. maddesi, Tapu Kanunu'nun 26. maddesi ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi.
14. Hukuk Dairesi         2016/7510 E.  ,  2019/1728 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.10.2014 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil talebine ilişkindir.
    Davacı vekili, davalıların 7 ada 36 parsel sayılı taşınmazda bulunan betonarme binanın birinci katı ile 150m2 arsasını davacıya gayrimenkul satış senedi ile sattıklarını, davacıların 1998 yılından beri taşınmazı kullandığını, davalıların taşınmazın tapudaki devrini gerçekleştirmediklerini, bu sebeple 7 ada 36 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin 1. katının tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini, bu mümkün olmadığı takdirde gayrimenkulün bugünkü değerinin hesaplanarak davacıya verilmesini, aksi taktirde sözleşme gereğince davacının ödediği bedelin faiziyle birlikte iadesini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 706., Türk Borçlar Kanununun 237., Tapu Kanununun 26. ve Noterlik Kanununun 89. maddeleri uyarınca taşınmaz satışının geçerli olması için resmi şekilde düzenlenmesi zorunludur. Somut uyuşmazlıkta, davacının dayanağı haricen adi şekilde yapılmış satış sözleşmesi olduğundan, resmi şekil şartına uyulmaması sebebiyle yapılan işlem taşınmazın devri sonucunu doğurmaz. Bu durumda tapu iptal ve tescil talebi yönünden davanın reddine karar verilmesi; ancak terditli olarak tazminat talebi de bulunduğundan, bu talep incelenmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 26.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.