21. Ceza Dairesi Esas No: 2015/10677 Karar No: 2017/1437 Karar Tarihi: 21.03.2017
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10677 Esas 2017/1437 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, katılanın bilgi ve rızası dışında bir belgeyi gerçeğe aykırı düzenleyerek icraya koymak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlemiştir. Sanık suçlamayı kabul etmemiş olsa da, yapılan bilirkişi raporlarına göre incelenen senetteki imza sanığın değildir. Ancak gerçeğin tam olarak belirlenebilmesi için sanık ve katılanın incelemeye esas yazı ve imza örnekleri alınarak, suça konu belgenin aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesi yapılmalıdır. Hüküm, kanuna aykırıdır ve sanık hakkında verilen ertelemeye ilişkin hüküm de yeterli gerekçe gösterilmediği için çelişkiye neden olmaktadır. Mahkeme kararının 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca bozulması gerekmektedir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nun 211. maddesi, 5728 sayılı Kanun'la değişik CMK'nun 231. maddesi, TCK'nın 53. maddesi.
21. Ceza Dairesi 2015/10677 E. , 2017/1437 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1- Sanığın, katılanın bilgi ve rızası dışında suça konu belgeyi gerçeğe aykırı düzenleyerek icraya koymak suretiyle üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia olunduğu kamu davasında, sanığın aşamalarda değişmeyen savunmalarında; üzerine atılı suçlamayı kabul etmemesi, dosya arasındaki 07.05.2012 tarihli bilirkişi raporunda inceleme konusu senette bulunan ................. adına atılı imzaların .............." nin el ürünü olmadığının, 03.06.2013 tarihli bilirkişi raporunda ise inceleme konusu senetteki imzaların .............." nin eli ürünü olarak kabul edilmesi gerektiğinin belirtilmesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi bakımından, sanık ve katılanın incelemeye esas yazı ve imza örnekleri alınıp, suç tarihine yakın tarihli kurum ve kuruluşlardan uygulamaya elverişli yazı ve imzaları da toplanmak ve 09.04.2010 tarihli taksitli hizmet satım sözleşmesindeki katılana ait imza da mukayeseye esas alınmak suretiyle, suça konu belgenin ön yüzünde bulunan keşideci imzası ve yazılarının aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak önceki alınan bilirkişi raporlarındaki çelişkiler giderildikten sonra sanığın hukuki durumunun takdir edilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, Yasaya aykırı; 2- Kabule göre de; a) Sanık hakkında ertelemeye ilişkin hüküm uygulanırken tekrar suç işlemeyeceğine dair olumlu kanaate varıldığının belirtilmesine rağmen, yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden 5728 sayılı Kanun"la değişik CMK"nun 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilerek çelişkiye neden olacak şekilde hüküm kurulması, b) Katılanın sanığın iş yerinde hizmet alımı konusunda sözleşme imzaladığını belirtmesi ve sanık müdafinin bu sözleşmeyi mahkemeye sunması karşısında, sanığın sahtecilik eyleminin 5237 sayılı TCK"nun 211. maddesinde öngörülen "bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla" gerçekleştirip gerçekleştirmediğinin karar yerinde tartışılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, c) T.C. Anayasa Mahkemesi"nin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.