7. Ceza Dairesi Esas No: 2019/5969 Karar No: 2021/15231 Karar Tarihi: 22.11.2021
5607 sayılı Yasaya muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2019/5969 Esas 2021/15231 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıkların 5607 sayılı Yasaya muhalefet suçundan yargılandığı anlatılmaktadır. Temyiz merciine gönderilen davada, yasanın bazı maddelerinde yapılan değişikliklerin sanıkların lehine hükümler içermesi nedeniyle yerel mahkemenin kararını yeniden değerlendirmesi gerektiği belirtilmektedir. Ayrıca, takdiri indirimlerin yanlış uygulanması, tekerrüre ilişkin hükümlerde hatalı uygulama yapılması ve adli para cezalarında mükerrirlere özgü infaz rejiminin yanlış uygulandığı gibi hatalar da belirtilmiştir. Suça konu eşyanın müsadere edilmesine karar verilmesi gerektiği ifade edilirken, vekalet ücretinin sanıktan alınması yerine suçu işleyen sanıklardan eşit şekilde alınması gerektiği belirtilmektedir. Son olarak, kanun maddeleri hakkında detaylı bilgi verilmesi gerektiği vurgulanmaktadır. Bu kapsamda, TCK'nun 53. maddesi, 58/6-7. maddeleri, 62/1. maddesi ile CMK'nun 232/6. maddesi, 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi, 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası ve 7242 sayılı Yasanın 61. ve 62. maddeleri belirtilmiştir.
7. Ceza Dairesi 2019/5969 E. , 2021/15231 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; 1- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla; 5237 sayılı TCK"nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu, 2- Sanıklar hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK’nun 62/1. madde ve fıkrası yerine TCK’nun 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi, 3- Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan adli sicil kaydının 4733 sayılı Yasaya Muhalefet suçundan verilen mahkumiyet hükmüne ilişkin olduğu anlaşılmış olup, hükümden sonra 15.04.2020 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık ... lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilamla ilgili öncelikle uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı mahkemesinden araştırılarak, neticesine göre söz konusu ilamın tekerrüre esas alınıp alınmayacağının ve 5607 sayılı Yasanın 5/3. madde ve fıkrası kapsamında etkin pişmanlık müessesesinin uygulanmasına engel teşkil edip etmeyeceğinin değerlendirilmesinin gerekmesi, 4- Sanık ... hakkında tekerrür hükümleri uygulanması sırasında uygulama maddesi olarak TCK’nun 58/6-7. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi, 5- Sanık ... hakkında hem hapis hem de adli para cezasına hükmedilmesi karşısında, TCK"nun 58. maddesinin uygulanmasında adli para cezalarında mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına yasal olanak bulunmadığı halde hiçbir ayrım yapılmaksızın sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi, 6- TCK"nun 53. maddesinin uygulanması açısından 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E. - 2015/85 K. sayılı kararı gözönünde bulundurularak hüküm oluşturulmasının gerektiğinin gözetilmemesi, 7- Suça konu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, 8- Katılan lehine hükmolunan vekalet ücretinin, atılı suçu birlikte işleyen sanıklardan eşit olarak alınacağının belirtilmesi yerine, yazılı şekilde sanıktan alınmasına karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 22.11.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.