
Esas No: 2015/10826
Karar No: 2019/1485
Karar Tarihi: 11.03.2019
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Konut dokunulmazlığını ihlal etme - Mala zarar verme - Nitelikli Hırsızlık - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/10826 Esas 2019/1485 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2015/10826 E. , 2019/1485 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1) Uyuşturucu madde ticareti yapma
2) Konut dokunulmazlığını ihlal etme
3) Mala zarar verme
4) Nitelikli Hırsızlık
Hükümler : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A)Sanık ...’nın mağdurlar ... ve ...’e yönelik "mala zarar verme suçundan" kurulan hükümlerin incelenmesinde:
Hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı, 14/04/2011 tarihinde yürürlüğe giren 31/03/2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesiyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakındaki Kanun"a eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte bulunduğundan, sanığın temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca isteme uygun REDDİNE,
B)Sanık ...’nın hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan” kurulan hükmün incelenmesinde:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Hükmedilen gün para cezasının, adli para cezasına çevrilmesine karar verilmesi sırasında 5237 sayılı TCK’nın 52/2. maddesi yerine TCK"nın 52/1 maddesi yazılması suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2) Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
3) İnfaza ilişkin olan ve infaz sırasında değerlendirilmesi gereken sanığa verilmiş olan adli para cezasının süresinde ödenmediği takdirde cezanın 5275 sayılı ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı hakkındaki yasanın 106/3. maddesi uyarınca hapse çevrileceğine karar verilmesi,
4) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 54/4 maddesi uyarınca suça konu maddelerin müsaderesine karar verilmesi gerekirken uyuşturucu maddelerin 54/1 maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca giderilmesi mümkün bulunduğundan;
1) Hükmün gün adli para cezasının paraya çevrildiği bölümde bulunan "TCK’nın 52/1 maddesi" ibaresinin çıkarılarak yerine "TCK"nın 52/2. maddesi" ibaresinin yazılması,
2) TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanıklar hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi,
3) Hüküm fıkrasının sanığın verilen adli para cezasının süresinde ödenmemesine ilişkin bölümünde yer alan "taksitlerden birinin süresinde ödenmemesi halinde geriye kalan kısmın tamamının tahsiline ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine" ibarelerinin hükümden çıkarılarak yerine "verilen adli para cezasının süresinde ödenmemesi halinde cezanın geri kalan kısmının tamamen tahsil edileceğinin ve ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" ibaresinin eklenmesi,
4) Hükmün müsadereye ilişkin kısımlarından “TCK 54/1” ibaresinin çıkarılarak yerine “TCK 54/4” ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
C)Sanık ...’nın mağdur ... ’a yönelik “nitelikli hırsızlık” suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:
Dosya kapsamı itibariyle; sanık ...’ın, diğer sanıklar ..., ..., ... ve ... ile birlikte ...’ın kiraladığı evde bulunan uyuşturucu maddeyi alıp daha sonra malı ...’a iade etmek şeklinde gerçekleşen olayda;
Sanığın tek olan bu fiili TCK’nın 188. maddesinin (3) fıkrasında tanımlanan “uyuşturucu madde ticareti yapma” ve suç tarihinde yürürlükte olan TCK’nın 142/1-b maddesinde düzenlenen “nitelikli hırsızlık” olmak üzere iki ayrı suçu oluşturmakta; dolayısıyla sanıkların eylemlerinin TCK’nın iki ayrı hükmünü ihlal ettiğinden fikri içtima nedeniyle sanıkların sadece daha ağır cezayı gerektiren “ uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan cezalandırılmaları ile yetinilmesi gerekirken, ayrıca “ nitelikli hırsızlık” suçundan da cezalandırılmalarına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMK"nın 302. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA,
D)Sanık ...’nın mağdur ...’e yönelik “nitelikli hırsızlık” suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:
Mağdur ... mahkeme huzurunda verdiği ifadesinde zararının olaydan iki gün sonra karşılandığını beyan etmesi karşısında; mağdur ...’den suç nedeniyle oluşan zararının tamamen giderilip giderilmediği, tamamen giderilmemesi halinde kısmi iade nedeniyle sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasına rıza gösterip göstermediği sorularak, sonucuna göre 5237 sayılı TCK"nın 168/1-4. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMK"nın 302. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA,
E)Sanık ...’nın mağdurlar ... ve ...’e yönelik konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:
1) İddianame ile sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan TCK"nın 116/1. maddesinin uygulanması talebi ile kamu davası açıldığı halde, aynı Kanun"un 116/4. maddesinin uygulanma ihtimaline göre ek savunma hakkı tanınmadan hüküm kurulması,
2) Dosya kapsamında sanığın üzerine atılı suçu “cebir veya tehdit kullanmak suretiyle ya da gece vakti” içerisinde işleyip işlemediği konusunda değerlendirme yapmadan sanık hakkında TCK’nın 116/4 maddesi uyarınca hüküm kurulması ve temel cezanın madde uyarınca 1 yıl yerine 6 aydan başlatılarak hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 226. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMK"nın 302. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,
11.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.