16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4453 Karar No: 2020/1679 Karar Tarihi: 04.03.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/4453 Esas 2020/1679 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan verilen mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunu esastan reddetti. Ancak, cezanın belirlenmesinde orantılılık ilkesine uyulmadığı ve suçun unsuru olan hususların temel cezanın belirlenmesinde esas alınamayacağına ilişkin düzenlemenin göz önünde bulundurulmadığı için, mahkumiyet kararı bozuldu. Bu karar sonrasında, sanığın tutukluluk halinin devamına, dosyanın Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine ve kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine iletilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise şöyle: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2019/4453 E. , 2020/1679 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3-5, TCK’nın 53/1-2-3, 58/9 ve 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, yerinde görülmeyen sair temyiz sebeplerinin reddine, ancak; Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerde 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde; suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saikin yanında, TCK 61/3 maddesi gereğince suçun unsuru olan hususların temel cezanın belirlenmesinde esas alınamayacağına ilişkin düzenleme de göz önünde bulundurularak; hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun şekilde alt sınırdan makul düzeyde uzaklaşılarak bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, mevcut delil durumu atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.