16. Hukuk Dairesi 2016/10102 E. , 2019/3331 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Ardeşen İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 305 ada 30, 304 ada 190, 308 ada 49 parsel sayılı taşınmazlar irsen intikal, bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla ..., ..., ... kızı ..., ... kızı ... ve ... mirasçıları adlarına, 304 ada 170 parsel sayılı taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ... adına, 304 ada 13, 196, 171, 305 ada 8, 297 ada 19, 308 ada 47, 90, 85, 300 ada 48 parsel sayılı taşınmazlar irsen intikal, bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla ... mirasçıları ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adlarına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., 304 ada 13 ve 305 ada 8 parsel sayılı taşınmazların annesi ...’ye ait iken kendisine intikal ettiği iddiasıyla, davacı ..., çekişmeli tüm taşınmazların babası ...’in muvazaalı işlemi nedeniyle davalılar adına tespit edildiği iddiasına dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davaların reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacıların ayrı ayrı açtıkları davalarda adlarına tescil talep ettikleri, asıl davada bir kısım, birleşen davada tüm davalıların mirası reddetmekle tereke dışı üçüncü kişi sıfatını haiz oldukları ve tereke dışı davalılara karşı ancak tereke adına dava açılarak tereke adına tescil talep edilebileceği gerekçesiyle yazılı karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacı ... dava dilekçesiyle, 304 ada 13 ve 305 ada 8 parsel sayılı taşınmazların murisi ve annesi ..."den intikal ettiği iddiasıyla adına tescilini, davacı ..., dava dilekçesinde bildirdiği çekişmeli taşınmazların babası ..."e ait olup mirasçıları olan davalıların mirası reddettikleri iddiasıyla taşınmazların adına tescilini talep etmiştir. Davacı ... "in annesi ..."nin ölüm tarihi dikkate alındığında davalılar murisi ..., ... terekesine karşı 3. kişi durumundadır. Yargıtay uygulamasında kararlılık kazanan görüşe göre elbirliği mülkiyetinin söz konusu olduğu hallerde bir mirasçı, üçüncü kişiye karşı miras payına yönelik olarak tek başına dava açamayacağı gibi sonradan diğer mirasçıların muvafakatlarının alınmasının da hüküm ifade etmeyeceği ancak geçerli bir hukuki sebebe dayanarak adına tescil isteminde bulunabileceği kabul edilmiştir. Ne var ki davacılar ... ile ..."ün dava dilekçelerindeki çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptaliyle "adlarına" tesciline dair ifadeden miras paylarının mı yoksa taşınmazların tamamının mı adlarına tescilini istedikleri anlaşılamamaktadır. Hal böyle olunca Mahkemece, öncelikle davacılara murislerinden intikal edecek miras payını mı yoksa taşınmazların tamamının adlarına tescilini mi talep ettikleri, tamamının adlarına tescilini talep ediyorlarsa dayandıkları hukuki sebep (satış, bağış ya da taksim gibi) açıklattırılmalı, miras paylarını talep ediyorlarsa davacı ..."ün aktif dava ehliyetinin bulunmadığı, davacı ..."ün ise 297 ada 19, 304 ada 13, 171 ve 196, 305 ada 8, 308 ada 47, 90, 85, 300 ada 48 sayılı parsellerde ..."den intikal eden miras payının zaten adına tescil edildiği dikkate alınmalı, çekişmeli diğer 305 ada 30, 304 ada 190, 308 ada 49 ve 304 ada 170 parsel sayılı taşınmazlarda ... terekesi borca batık olduğu gerekçesiyle diğer mirasçıların mirası hükmen reddetmiş olmalarının davanın mirasçılar arasında miras payına yönelik olduğu niteliğini değiştirmeyeceği göz önüne alınmalı, davacıların geçerli bir hukuki sebebe dayalı olarak taşınmazların tamamının adlarına tescilini talep etmeleri halinde işin esası hakkında araştırma ve inceleme yapılarak hüküm kurulması gerekirken Mahkemece yazılı gerekçe ile karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.