13. Hukuk Dairesi 2016/10011 E. , 2018/7447 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığna dair verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile 03/04/2011 tarihinde 53 yıl süreli olarak 106249 sözleşme numaralı Devre Tatil Üyelik Sözleşmesi imzaladığını, daha sonra talebi üzerine 21/02/2012 tarihinde ilk sözleşmeye ek olarak 106249 E-A isimli ek sözleşmeyi imzaladığını, ilk sözleşmenin bazı maddelerinde değişiklik yapıldığını, söz konusu sözleşmelere istinaden toplam 25.450,00 TL ödeme gerçekleştirdiğini, 05/11/2012 tarihinde ise 106249 numaralı ve EK-B isimli bir sözleşme daha imzaladığını, yine ilk sözleşmenin bazı hükümlerinde değişikliğe gidildiğini, söz konusu son imzalanan sözleşmeye göre davalı şirket devre tatil üyelik sözleşmesi kapsamındaki daireyi 95 m²"lik Long(C) Blok, Daire LC002 ile değiştirmeyi taahhüt etmiş olduğunu, bu değişiklik ile 25/09/2012 tarihine kadar yapılan ödemelere ek olarak 26.000,00 TL daha ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, bu yükümlülük kapsamında 5.000,00 TL peşinat ödediğini, 26/04/2013 vade tarihli 21.000,00 TL bedelli senet düzenleyerek davalı şirkete verdiğini, sözleşmede davalı taraf tesisin 31/12/2013 tarihinde tamamlanacağı hususunda açık bir şekilde taahhütte bulunduğunu, sözleşmenin 4. Maddesinde söz konusu tesisin süresinde tamamlanamaması durumunda ödenmiş olan tüm bedelin faizi ile birlikte iade edileceğinin düzenlendiğini, ancak söz konusu konutun belirtilen tarihte tamamlanarak teslim edilmediğini, davalı tarafa 17/09/2014 tarihli 18936 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bugüne kadar ödenmiş bedellerin avans faizi ile ödenmesini ihtar ettiğini, ihtarnamenin 30/09/2014 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini ve herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek davalı tarafa sözleşme kapsamında ödenen 30.450,00 TL"nin temerrüt tarihinden itibaren ticari avans faizi iadesini ve 26/04/2013 vade tarihli 21.000,00 TL bedeli senedin iptalini talep etmiştir.
Davalı, davacının kullanımı bulunduğunu, kullanımlarının mahsup edilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, Davanın 26/04/2013 vade tarihli 21.000,00 TL bedelli senet yönünden dava konusuz kaldığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 30.450,00 TL alacağın 26/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalı ile imzalanan devre tatil sözleşmesine dayalı olarak verdiği senedin iptalini ve ödediği bedelin tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı, mahsup talebinde bulanarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, davanın 26/04/2013 vade tarihli 21.000,00 TL bedelli senet yönünden dava konusuz kaldığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 30.450,00 TL alacağın 26/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir. Dosya kapsamında; davacının kendi dönemi dışında 03.10.2013-16.10.2013 tarihleri arasında ve 03.11.2012 tarihinde kullanımı olduğu anlaşılmaktadır. Bu anlamda davalının kullanım nedeniyle mahsup talebi olduğu gözetilerek gerektiğinde taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine açık rapor aldırılarak davacının söz konusu tesiste konakladığı sürelerin ödediği bedelden mahsup edilip sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeyle hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.