Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/5966 Esas 2019/8010 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5966
Karar No: 2019/8010
Karar Tarihi: 23.05.2019

Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/5966 Esas 2019/8010 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hırsızlık suçundan mahkum olmuştur. Ancak, sanığın müştekilerin ikametinden ayrılmadan yakalandığı ve çaldığı parayı geri vermesi şeklinde olay teşebbüs aşamasında kalmıştır. Bu nedenle, teşebbüs ile etkin pişmanlık hükümlerinin bir arada uygulanamayacağına işaret edilmiştir. Sanığın kararını temyiz etmesi sonucunda, sanığın adli sicil kaydına göre en ağır mahkumiyeti olan Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/276 Esas ve 2009/468 Karar sayılı ilamı yerine daha az cezayı içeren Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/216 Esas ve 2010/392 Karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması kararlaştırılmıştır. Anayasa Mahkemesi tarafından verilen iptal kararları da dikkate alındığında, kararın usul ve kanuna uygun olduğuna karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nun 168. maddesi (etkin pişmanlık)
- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Yasa'nın 108/2. maddesi (tekerrür ve koşullu salıverme)
17. Ceza Dairesi         2018/5966 E.  ,  2019/8010 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel mahkemece sanık ... hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    5237 sayılı TCK"nun 168. maddesinde düzenlenmiş olan etkin pişmanlık hükümlerinin ancak suçun tamamlanmasından sonra uygulanabileceği, somut olayda, sanığın henüz müştekilerin ikametinden ayrılmadan yakalanarak çaldığı parayı geri vermesi şeklinde teşebbüs aşamasında kalan hırsızlık eyleminde; hüküm kurulurken teşebbüs ile etkin pişmanlık hükümlerinin bir arada uygulanamayacağının gözetilmemesi ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Yasa"nın 108/2. maddesi uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında, sanığın adli sicil kaydına göre en ağır mahkumiyeti olan Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/276 Esas ve 2009/468 Karar sayılı ilamı yerine daha az cezayı içeren Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/216 Esas ve 2010/392 Karar sayılı ilamının tekerrüre esas alınması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Anayasa Mahkemesi"nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile TCK"nun 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararları kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, 23.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.