Esas No: 2017/4943
Karar No: 2021/3945
Karar Tarihi: 21.09.2021
Danıştay 8. Daire 2017/4943 Esas 2021/3945 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2017/4943
Karar No : 2021/3945
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Madencilik Kömür İnşaat San Ve Tic A.Ş
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... gün ve E: ..., K: ... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Denizli ili, Merkez ilçesi sınırları dahilinde S: ... sayılı maden ruhsat sahası ile ilgili 216.433,00 TL Devlet hakkı istenilmesine ilişkin ... tarih ve ... sayılı davalı idare işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı karar ile; ilgili mevzuat hükmü uyarınca ocaktan çıkarılan madenin ocak başındaki fiyatından Devlet hakkı alınacağı, bu oranın II. Grup (a) bendi madenlerden %4 (Kaba inşaat, baraj, gölet, liman gibi yapılarda kullanılan tüvenan hammadde dışında bu maddedeki Devlet hakkı boyutlandırılmış fiyat üzerinden alınır.) olduğu, uyuşmazlık konusu II (a) Grubu maden sahasının davalı idarece tetkik edildiği ve 494.028,23 metreküp = 1235070,57 ton kalker(mıcır) madeni üretimi yapıldığının tespit edildiği, bu üretimin hiçbir aşamasında zorunlu olduğu halde belge ve bilgilerin ve imalat haritasının Maden İşleri Genel Müdürlüğü'ne ruhsat sahibi davacı şirket tarafından verilmediği anlaşılmakla, ocaktan çıkarılan maden miktarı dikkate alınarak ve gerekli hesaplama yapılmak suretiyle dava konusu işlemle Devlet hakkı istenilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, belirtilen ruhsat sahasında işletme ve üretim izni alınmadığı için hiçbir zaman üretim yapılmadığı, ruhsat ihale tarihi öncesinde bu alanın eski sahipleri tarafından fiilen kullanılmış durumda olduğu, ruhsat alındıktan sonra üretim ve sevkiyat yapılmadığı, hesaplamanın hangi ölçümlere dayalı olduğunun belli olmadığı, varsayıma dayalı belirleme yapıldığı, 2008 yılı öncesine kadar sadece S: ... (İR ...) sayılı kendi işletme üretim izni olan ruhsatlı alanda üretim yapıldığı, Devlet hakkı tahakkuk zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu, bu süre dolduktan çok sonra tahakkuk yapıldığı, dava konusu işlem ile temyize konu kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, dava konusu ruhsat sahasında Maden İşleri Genel Müdürlüğü teknik elemanlarınca yapılan mahallinde yapılan tetkik üzerine maden arama ruhsat sahasında işletme izni olmadan 494.028,23m3 üretim yaptığı ve yapılan üretimi idareye bildirmediğinin anlaşıldığı, bu durumun tespiti üzerine 3213 sayılı Maden Kanunu hükümlerine göre davacıdan alınması gereken Devlet hakkının hesaplanarak istendiği, dava konusu işlem ile temyize konu kararın mevzuata uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NIN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 703 sayılı K.H.K. ile 3213 sayılı Maden Kanunu'na eklenen Geçici 33.madde ve 15/07/2018 tarih ve 30479 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4 Nolu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 766. maddesi uyarınca Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı hasım mevkiiden çıkarılıp Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü hasım mevkiine alınarak işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Denizli ili, Merkez ilçesi sınırları dahilinde ve davacı şirket uhdesinde bulunan S: ... sayılı II (a) Grubu (kalker) işletme ruhsatı sahasının 3213 sayılı Maden Kanunu hükümleri gereği mahallinde davalı idare teknik elemanlarınca tetkik edilmiştir.
Yapılan tetkik sonucunda; S: ... (AR: ... ) sayılı arama ruhsat sahasında ruhsat alındığından itibaren faaliyette bulunulmasına rağmen Genel Müdürlüğe herhangi bir bilgi verilmediği, sahadan 494.028,33 metreküp üretim yapıldığından bahisle, 2008 yılı öncesi üretim ve satışı olarak tespit edilen kalker satışı için oluşan 216.433,00 TL Devlet hakkının 30/06/2009 tarihinden itibaren gecikme bedelli olarak istenilmesine ilişkin ... tarih ... sayılı işlem tesis edilmiştir.
Bu işlemin iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Devlet Hakkı, 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 3. maddesinde, maden istihracı ile sağlanacak gelirden devlet payına düşen kısım olarak; 06/11/2010 tarih ve 27751 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Mülga Madencilik Faaliyetleri Uygulama Yönetmeliği'nin 4. maddesinin (j) bendinde de, maden istihracından sağlanan gelirden ve/veya üretim yapılmayan ruhsat sahalarından proje beyanı üzerinden alınan devlet payına düşen kısım olarak tanımlanmıştır.
3213 sayılı Maden Kanunun "Devlet hakkı" başlıklı 14. maddesinin dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan halinde de, "(Değişik fıkra: 10/06/2010-5995 S.K/8.mad.) Devlet hakkı, ocaktan çıkarılan madenin ocak başındaki fiyatından alınır
....
(Ek fıkra: 10/6/2010-5995/8 md.) Ruhsat sahibi tarafından beyan edilen ocak başı satış fiyatı Bakanlık tarafından denetlenir ve eksik beyanlar tamamlattırılır.
....
Devlet hakkı ve özel idare payı, her yıl haziran ayının son günü mesai bitimine kadar ruhsat sahibi tarafından yatırılır. ...
Süresinde tahakkuk ettirilmeyen Devlet hakkına, tahakkuk ettirilmesi gereken ayın son gününden tahakkuk ettirildiği tarihe kadar geçen süre için 6183 sayılı Kanunun 51 inci maddesine göre hesaplanacak gecikme zammı oranında faiz uygulanır." hükmü getirilmiştir.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 102. maddesinde; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar. Para cezalarına ait hususi kanunlardaki zamanaşımı hükümleri mahfuzdur. Zamanaşımından sonra mükellefin rızaen yapacağı ödemeler kabul olunur.” hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen 6183 sayılı Kanunun 102. maddesi uyarınca; vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmeyen amme alacağı zamanaşımına uğramaktadır.
Dava konusu işlem ile dayanağı Maden İşleri Genel Müdürlüğü Olur'unun incelenmesinden, davalı idarece dava konusu işlem ile istenilen devlet hakkının, 2008 yılı öncesi döneme ilişkin olduğu hususunda kuşku bulunmamaktadır.
Uyuşmazlıkta, dava konusu işlemle istenilen 2008 yılı öncesi üretim ve satışı için istenilen Devlet hakkının vadesinin 30/06/2009 olduğu açık olduğundan, 01/01/2010 tarihlerinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi (31/12/2014) geçtikten sonra 22/07/2015 tarihli işlem ile istenilen 2008 yıllı öncesine ilişkin Devlet hakkının zamanaşımına uğradığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu 2008 yılı öncesine ilişkin devlet hakkının zamanaşımı nedeniyle iptali gerekmekte olup, aksi yönde verilen Mahkeme kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... gün ve E: ..., K: ... kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 21/09/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.