4. Ceza Dairesi Esas No: 2015/24317 Karar No: 2016/24 Karar Tarihi: 11.01.2016
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2015/24317 Esas 2016/24 Karar Sayılı İlamı
4. Ceza Dairesi 2015/24317 E. , 2016/24 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suçun işlenmesiyle başlayacak dava zamanaşımı süresinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesine kadar işleyeceği, CMK’nın 231/8 ve TCK’nın 67/1. maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinden deneme süresinde işlenen ikinci suçun kesinleşme tarihine kadar ise dava zamanaşımı süresinin duracağı, ikinci suçun kesinleşme tarihinden itibaren dava zamanaşımı süresinin yeniden işlemeye başlayacağı, somut olayda suç tarihinin 19.10.2004, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşme tarihinin ise 18.02.2009 olduğu, bu tarihler arasında dava zamanaşımı süresinin 4 yıl 3 ay 29 gün işlediği, 18.02.2009 tarihinden, ikinci suçun kesinleştiği 13.01.2014 tarihleri arasında duran dava zamanaşımı süresinin durduğu, 13.01.2014 tarihinden itibaren yeniden işlemeye başladığı, bu durumda inceleme tarihine kadar toplamda dava zamanaşımı süresinin 6 yıl 3 ay 27 gün işlediği ve zamanaşımı bakımından daha lehe hükümler içeren 765 sayılı Kanun’un 102/4, 104/2. maddelerinde düzenlenen 7 yıl 6 aylık sürenin henüz dolmadığı anlaşıldığından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi gerektiği şeklindeki düşüncesine iştirak edilmemiştir. Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı, Anlaşıldığından sanık Yüce Yılmaz müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 11/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.