Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8894
Karar No: 2016/5117
Karar Tarihi: 28.03.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/8894 Esas 2016/5117 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescil edilmesi istemiyle açılmıştır. Mahkeme, davayı kabul etmiş ancak temyiz edilmiştir. Yargıtay, sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığını belirtmiştir. Ancak kararda, fiili kullanım iddiasına ilişkin tüm paydaşların muvafakatını içeren sözleşmenin olup olmadığı araştırılmadan eksik incelemeyle karar verildiği ve taşınmazın değerinin tespitinde yanlış yapıldığı belirtilmiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesi’nin kararı da göz önünde bulundurularak, kamulaştırma bedeli için dava açıldığında dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, bedele faiz uygulanması gerektiği vurgulanmıştır. Bu çerçevede, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 4650 sayılı Kamulaştırma Yasası
- 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası'nın 11. maddesi ve 15. maddesinin son fıkrası
- 6459 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 6. maddesi ve 29. maddesi
18. Hukuk Dairesi         2015/8894 E.  ,  2016/5117 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 3314 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    1-Fiili kullanım iddiası ile ilgili tüm paydaşların muvafakatını taşıyan fiili taksim sözleşmesi ve krokisi bulunup bulunmadığı, diğer paydaşların muvafakatlarının olup olmadığı araştırılmadan eksik inceleme ile karar verilmiş olması,
    2-4650 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 11. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulu, arazi niteliğindeki taşınmazın kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ve ilgililerin de beyanını dikkate alarak gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerini tespit etmelidir.
    Yargıtayın yerleşmiş uygulamalarında ise, özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için aynı Yasanın 15. maddesinin son fıkrası hükmü uyarınca, kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği gün itibarıyla dekar başına elde edilecek verimine, üretim giderine ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki .... verilerinin esas alınması aranmaktadır.
    Bu itibarla; münavebeye alınan buğday, mısır ve domatesin değerlendirme tarihi olan 2014 yılı itibarıyla dekara asgari ve azami üretim miktarını, verimini, kg başına toptan satış fiyatı ve ayrıntılı üretim giderlerini gösteren veri listesinin ...nden getirtilip bu verilere uygun olarak değerlendirme yapılması gerekirken, bilirkişi raporunda 2012 yılı verileri uygulanıp dava tarihine endeksleme yapılarak değerin belirlenmesi,
    3-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan budüzenleme ile Anayasa Mahkemesi"nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihi takip eden tarihten itibaren karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden mahkemece tespit ve faiziyle bloke edilen bedelin bankadan çekilmesine kadar işlemiş mevduat faiziyle birlikte davalılar olan hak sahiplerine ödenmesine karar verilmesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 28.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi