5. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5730 Karar No: 2018/3450 Karar Tarihi: 09.05.2018
Tefecilik - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2016/5730 Esas 2018/3450 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir tefecilik suçlamasıyla yargılanan sanıkların suçlarının kanıtlanamadığını ve beraatlerine karar verilmesi gerektiğini belirtti. Ancak, kararın gerekçesi tam olarak açıklanmadı ve bu nedenle Yargıtayın tutarlılık denetimini yapabilmesi için daha detaylı bir açıklama yapılması gerektiği sonucuna varıldı. Bu nedenle hükümler, CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozuldu. Kanun maddeleri ise Anayasa m.38/4, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi m. 6/2, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi m. 11, Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi m.14/2 olarak belirtildi.
5. Ceza Dairesi 2016/5730 E. , 2018/3450 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Ceza yargılaması sonucunda mahkumiyet kararının verilebilmesi için suç oluşturan fiilin sanık tarafından işlendiğinin hukuka uygun olarak toplanan deliller kapsamında, hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak, herkesi inandıracak biçimde kanıtlanması ve şüphenin masumiyet karinesinin gereği olarak sanık lehine değerlendirilmesi gerektiği (Anayasa m.38/4, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi m. 6/2, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi m. 11, Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi m.14/2), sanıkların aksi kanıtlanamayan savunmaları ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde tefecilik yaptıkları iddiasının kuşkulu kaldığı, atılı suçu işlediklerini gösteren mahkumiyetlerine yeterli somut, tarafsız, bilimsel ve her türlü şüpheden uzak kesin, inandırıcı ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi, Kabule göre de; Anayasanın 141/3, CMK"nın 34 ve 230. maddelerine göre Yargıtayın gerekçe üzerinde tutarlılık denetimini yapabilmesi için, kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddianame ve savunma anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak kurulacak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan kanaat, sanıkların suç oluşturduğu sabit görülen fiilleri ve bunların nitelendirilmesinin yapılması gerekirken, CMK"nın 34, 230. maddelerine aykırı olarak hükümlerin tamamen gerekçesiz şekilde kurulması, Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.