Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2011/15425 Esas 2012/31545 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/15425
Karar No: 2012/31545

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2011/15425 Esas 2012/31545 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2011/15425 E.  ,  2012/31545 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Gölbaşı/Ankara Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    TARİHİ :12.04.2011
    NUMARASI :Esas no:2010/178 Karar no:2011/328

    Taraflar arasındaki "boşanma" davalarının birleştirilerek yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı-davalı (koca) tarafından kusur belirlemesi, diğer taraf yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat ve nafakalar yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 25.12.2012 günü temyiz eden davacı-davalı A.K.ile vekilleri Av..ve Av. H..ve karşı taraf davalı-davacı H.K. vekillerinden Av. ..geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı (koca)"nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Mahkemece davacı-davalı (koca) boşanmaya sebep olan olaylarda diğer tarafa göre daha fazla kusurlu kabul edilmiş, bunun dayanağı olarak davacı-davalı (koca)"nın evlilik birliğine ilişkin görevlerini yerine getirmemesi, tarafların birbirlerine karşı güven sarsıcı davranışta bulundukları ve karşılıklı hakarete varan sözler sarfetmeleri gösterilmiştir. Oysa, dosyada tarafların sadakat yükümlülüklerine aykırı olarak güven sarsıcı davranışlarda bulunduklarını ve karşılıklı olarak birbirlerine hakaret ettiklerini kabule yeterli delil ve olay bulunmamaktadır. Gerçekleşen husus, davacı-davalı (koca)"nın evlilik birliğine ilişkin görevlerini yerine getirmemesi ve zaman zaman ortak konuta gelmemesi, davalı-davacı (kadın)"ın da "kocasına sevgisinin bittiğini, boşanacağını" söylemesidir. Gerçekleşen bu olaylara göre kocanın boşanmada daha fazla kusurlu kabul edilmesi doğru ise de, boşanma sebebi olarak gerçekleşen birlik görevlerini yerine getirmeme, kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde görülemez. Bu bakımdan davalı-davacı (kadın) yararına Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesi koşulları oluşmamıştır. Kadının manevi tazminat talebinin reddi gerekirken yetersiz gerekçe ile kadın yararına manevi tazminata hükmolunması doğru bulunmamıştır.
    3-Boşanma sebebiyle hükmedilen maddi tazminatın hükmün kesinleşmesiyle muaccel hale geleceği, faize de bu tarihten geçerli olmak üzere hükmedileceği gözetilmeden, hüküm altına alınan maddi tazminata dava tarihinden itibaren yasal faize hükmolunması da doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ.Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, duruşma için takdir olunan 900.00 TL. vekalet ücretinin Harika"dan alınıp Adnan"a verilmesine, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.25.12.2012 (Salı)

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.