2. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/14467 Karar No: 2012/31520
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2012/14467 Esas 2012/31520 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2012/14467 E. , 2012/31520 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Menderes Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :30.04.2012 NUMARASI :Esas no:2012/286 Karar no:2012/278
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece; tarafların "boşanma ve fer"ilerinde anlaşmış olmalarına" dayanılarak Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi gereğince boşanmalarına karar verilmiş, kararı davacı temyiz etmiştir. Davacı temyiz dilekçesinde boşanma davasından feragat ettiğine ilişkin bir beyanda bulunmamakta, eşi tarafından tazminatsız ve nafakasız olarak boşanma konusunda kandırıldığını, ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Anlaşmalı boşanma yönünde oluşan karar kesinleşinceye kadar, davacının bu yöndeki irade beyanından dönmesini engelleyici yasal bir hüküm bulunmamaktadır. Böyle bir durumda davaya, çekişmeli olarak devam edilmesi, buna bağlı olarak taraflara delil göstermeleri için imkan tanınması, göstermeleri halinde delillerinin toplanması ve Türk Medeni Kanununun 166/1-2. maddesinde yer alan boşanma sebebinin gerçekleşip gerçekleşmediği saptanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekir. Açıklanan yönde araştırma ve inceleme yapılmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 24.12.2012(Pzt.)
KARŞI OY YAZISI
Davacı kadın eş ve davalı erkek eş boşanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hususunda anlaşarak iradelerini serbestçe açıklamış olduklarından yerel mahkeme tarafından anlaşmalı boşanma (TMK md. 166/3) kararı verilmiştir. Davacı eş anlaşmalı boşanmada kendisinin Borçlar Kanunundaki irade bozukluğu hallerinden birinin etkisiyle beyanda bulunduğuna ilişkin kesin nitelikte bir delil bildirmeden "anlaşmayı bozduğunu" eş söyleyişle "anlaşmalı boşanma yönündeki irade beyanından döndüğünü" temyiz dilekçesinde açıklamıştır. Davacı eş "davadan feragat" ettiğine dair bir beyanda bulunmamakta olup temyiz dilekçesinde "anlaşmayı bozduğunu" açıklamaktadır. Anlaşmalı boşanma davalarında davalı eşin anlaşmalı boşanmada kendisini Borçlar Kanunundaki irade bozukluğu hallerinden birisinin etkisiyle beyanda bulunduğuna ilişkin KESİN NİTELİKTE BİR DELİL BİLDİRMEDEN anlaşmayı bozma hakkı var olduğundan aynı anlaşmanın diğer tarafı davacı eş de aynı hakları kullanabilir. Davacı eş anlaşmayı bozduğunu temyiz dilekçesinde açıkladığına davaya çekişmeli yargı hükümlerine göre devam edilmek üzere hükmün bozulması gerekir. Hükmün "açıkladığım gerekçe" ile bozulması düşüncesindeyim.