
Esas No: 2016/5929
Karar No: 2019/1595
Karar Tarihi: 06.03.2019
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/5929 Esas 2019/1595 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS
Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis ve vasiyetnamenin iptali davası sonunda yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen karar, asıl ve birleştirilen davanın davacısı Ahmet Nuri ve asıl ve birleştirilen davanın davalıları tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hâkimi ..."ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, duruşma isteği süreden reddedilerek gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Asıl dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis, birleştirilen davalar tenkis ile vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir.
Davacı ..., mirasbırakan ...’nun 272 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki payını 02.03.2001 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile oğlu olan davalılar ... ve ...’a temlik ettiğini, ayrıca ... 1. Noterliği’nin 02.03.2001 tarih ve 5274 yevmiye nolu vasiyetnamesi ile aynı taşınmazdaki payını davalılara vasiyet ettiğini, işlemin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini, birleştirilen davada da vasiyetnamenin, miras bırakanın yaşlılığı, iyi niyeti ve saflığından istifade edilerek yapıldığını belirterek vasiyetnamenin iptalini istemiş, birleştirilen davanın davacısı Nalan aynı beyanlarda bulunarak tenkise karar verilmesini istemiştir.
Asıl ve birleştirilen davada davalılar, akdin gereğini yerine getirdiklerini, mirasbırakan adına kayıtlı başka taşınmazların da bulunduğunu, saklı paya tecavüz olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil ile vasiyetnamenin iptali talebinin reddine, saklı paya tecavüz edildiği gerekçesiyle tenkis isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
1927 doğumlu mirasbırakan ...’nun 03.07.2010 tarihinde ölümü ile geride mirasçı olarak çocukları olan davacılar ..., ... ile davalılar ... ve ...’ı bıraktığı, mirasbırakanın 272 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki 111/560 paydan intikal eden 4/16 payını, 02.03.2001 tarihinde ölünceye kadar bakma akdiyle eşit olarak davalılar ... ve ...’a temlik ettiği, mirasbırakanın ... 1. Noterliği’nin 02.03.2001 tarih ve 5274 yevmiye nolu vasiyetnamesi ile de çekişme konusu taşınmazdaki intikal eden payını eşit olarak davalılara vasiyet ettiği kayden sabittir.
Hemen belirtilmelidir ki, TMK"nın 557.maddesinde sınırlı bir şekilde sayılan vasiyetnamenin iptali sebeplerinin bulunmadığı, temlikin ölünceye kadar bakım akdi ile yapıldığı ve muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı (esasen bu husus mahkemenin de kabulündedir) saptanarak vasiyetnamenin iptali ile tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacı ...’nin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine.
Davalıların temyiz itirazlarına gelince;
Somut olayda, çekişme konusu payın ölünceye kadar bakma akdi ile temlik edildiği sabit olup, asıl amacının bakım sağlamak olduğu, , davalıların da bakım borcunu yerine getirdikleri, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu iddiasının da kanıtlanamadığı açıktır. Öte yandan, ölünceye kadar bakma sözleşmesi ivazlı akitlerden olduğundan tenkise de tabi değildir.
Hâl böyle olunca davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin taktirinde yanılgıya düşülerek kabulüne karar verilmiş olması isabetsizdir.
Davalıların değinilen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.