5. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/4392 Karar No: 2021/8840 Karar Tarihi: 14.06.2021
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2021/4392 Esas 2021/8840 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Tedavi amaçlı kişisel koruma kararı istemine ilişkin olarak açılan davada farklı mahkemelerce verilen yetkisizlik kararları nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Dosya incelendiğinde kısıtlı adayın yerleşim yeri ve son adresi belirsiz olduğundan uyuşmazlığın çözümlenmesi için Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yetkili olduğuna karar verilmiştir. Kararda, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 432. ve 433. maddeleri ile 19/1. maddesi açıklanarak, kişisel koruma kararlarının yerleşim yeri esas alınarak verildiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri incelendiğinde, sağlık sorunları nedeniyle toplum için tehlike arz eden kişilerin tedavi, eğitim veya ıslahı için elverişli bir kuruma yerleştirilmesinin mümkün olduğu ve bu konuda yetkili makamların bulunduğu belirtilmiştir.
5. Hukuk Dairesi 2021/4392 E. , 2021/8840 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
4721 sayılı TMK gereğince tedavi amaçlı kişisel koruma kararı istemine ilişkin olarak açılan davada...Sulh Hukuk ve ... 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, 4721 sayılı TMK"nın 432. maddesi uyarınca koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması istemine ilişkindir. Ezine Sulh Hukuk Mahkemesince, yapılan kolluk araştırması sonucu düzenlenen 06/03/2019 tarihli tutanak incelendiğinde kısıtlı adayının belirtilen adresinde belli bir süre ikamet ettiği ancak tutanağın düzenlenme tarihinden 3-4 ay önce bu adresten ayrıldığı anlaşıldığı, UYAP sistemi üzerinden yapılan sorgulamada kısıtlı adayının MERNİS adresinin "Turgutreis Mah. Mehmet Hilmi Cad. No:34/3 İç Kapı No:3 ... MUĞLA" olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesince ise, UYAP üzerinden yapılan araştırma neticesinde kısıtlı adayının hali hazırda mernis adresinin boş olduğu, 2018 yılında ...daki adrese kaydının yapıldığı,...Sulh Hukuk Mahkemesince yaptırılan 26/06/2019 tarihli kolluk araştrıma tutanağında kısıtlı adayının son yerleşim adresinin ...... olduğunun bildirildiği, kısıtlı adayının ...da bulunan adresinin ilgili kolluğuna yazılan müzekkere neticesinde kısıtlı adayının ...daki adreste tespit edilemediği çevrede yapılan araştırma ve soruşturma neticesinde kısıtlı adayının tanınmadığı şahsa ulaşılamadığına dair tutanak tutulduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
4721 sayılı TMK"nın 432. maddesinde “Akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, ağır tehlike arzeden bulaşıcı hastalık veya serserilik sebeplerinden biriyle toplum için tehlike oluşturan her ergin kişi, kişisel korunmasının başka şekilde sağlanamaması hâlinde, tedavisi, eğitimi veya ıslahı için elverişli bir kuruma yerleştirilir veya alıkonulabilir. Görevlerini yaparlarken bu sebeplerden birinin varlığını öğrenen kamu görevlileri, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.” Aynı Kanunun 433. maddesinde “Yerleştirme veya alıkoymaya karar verme yetkisi, ilgilinin yerleşim yeri veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde bulunduğu yer vesayet makamına aittir.” ve 19/1. maddesinde ise “Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.” hükümlerine yer verilmiştir. Dosya kapsamından, kısıtlı adayı ...’ın mernis adresinin boş olduğu, yerleşim yeri adresinin bulunmadığı, bilinen son adresinin ve yurtiçi ikametgah adresinin ise Ezine/... olduğu anlaşıldığından, uyuşmazlığın...Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince...Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.