Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3591
Karar No: 2019/6933
Karar Tarihi: 06.11.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/3591 Esas 2019/6933 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/3591 E.  ,  2019/6933 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 06.07.2017 tarih ve 2017/191-2017/520 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı ... vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, Standart Beton San. A.Ş"nin temettü hariç ortaklık hakları ile yönetim ve denetiminin ... tarafından devralındığını, müvekkillerinin 13.02.2004 tarihinden itibaren denetim kurulu üyeliklerine atanmış olduğunu, firmanın fon tarafından atanmış bulunan yeni Yönetim Kurulunca, şirketin yapılmamış bulunan 2002 ve 2003 ile 2004 yıllarına ait Genel Kurul toplantılarının yapılmasına karar verildiğini, yapılan toplantının 4. maddesinde bilanço ve kâr/zarar hesaplarının onaylanmamasına, 5. maddesinde ise şirketin gayri faal tutulması nedeniyle zarara uğratılması, yapmış oldukları hatalı uygulamalar ile ilgili olarak gerekli önlemlerin alınmaması, ilgili kanunların ihlal edilmesi nedeniyle 2002-2004 yılları arasında Yön. Kur. Üyesi olarak görev yapanlar ile üzerlerine düşen denetim görevini yapmayan denetim kurulu üyelerinin ibra edilmemelerine karar verildiğini, ortakların apel ödeme taahhütlerini yaklaşık 49 gün geciktirerek
    yerine getirmelerinden dolayı şirketin uğradığı gecikme faizi tutarı ile şirket kasa hesabında görünmekle beraber fiilen mevcut olmayan tutarın hesaplanacak temerrüt faiziyle beraber davalılardan mali sorumluluk davası açılmak suretiyle tazmini hususunda oybirliği ile karar alındığını, şirket zararının geçmiş yıllardan gelen birikmiş zararı içerdiği göz önüne alınarak 2000-2001 yıllarına ilişkin ibraların kaldırılmasına ve ilgili kişiler hakkında mali mesuliyet davası açılması hususunda şirket denetim kuruluna yetki verilmesine oybirliği ile karar verildiğini, bu nedenlerle görev yaptıkları dönemlerde şirketi 49.732,39 YTL zarara uğratan davalılardan, alacağın uygulanacak en yüksek faiz ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar...ve ... vekili; iptali talep edilen genel kurul toplantı tutanağının kendilerine tebliğ edilmediğini, müvekkillerinin Yönetim Kurulu olarak yetkilerini kullanırken kanun ve ana mukaveleye uygun davrandığı ve işlerinde objektif özeni esas aldıklarını, görev yaptıkları süreler dahilinde iddia edildiği gibi kasa açığının olmadığını, denetçilerin bilanço düzenleme yetkileri olmadığından, sermaye kaybının doğrudan doğruya denetçiler tarafından tespitin mümkün olmadığı, 2000 ve 2001 yılına ait ibraların kaldırılması konusunda ise ibranın genel kurul kararı olması sebebiyle, genel kurul kararının alınması tarihinden itibaren 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde dava edilebilecek olmasına rağmen bu sürenin ortadan kalktığını, apel ödemesi için Yönetim Kurulunun sorumluluğuna dayanılamayacağını, TTK 407. maddeye göre sermaye koyma borcunu vaktinde yerine getirmeyen pay sahibinin ihtara lüzum olmaksızın temerrüt faizi ödemekle mükellef olduğunu, dava hakkının dolayısıyla zarar gören pay sahipleri ve şirket alacaklılarının olduğunu, ... tarafından düzenlenmiş ödemeye çağrı mektubu gönderildiği, daha sonra müvekkilinin ortağı olduğu şirketlere ödeme emri gönderilerek ve bu ödeme emrine de itiraz edilmeyerek borcun kesinleştirildiği ve davalar takipsiz bırakılarak şirketin sorumlu durumda bırakıldığını, şirketi bilerek borca sürükleyen yeni yönetim kurulu üyelerine bu davanın yöneltilmesinin gerektiği nedenleriyle davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili; Genel Kurul tarafından alınan ve iptal edilmeyen kararların daha sonra ortadan kaldırılmasının mümkün olmadığını davacı tarafından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ...; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ...; davacı şirketin 2001 yılı faaliyet dönemine ait 28.06.2002 günlü Genel Kurul Toplantısında kendisi de dâhil tüm yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ibra olunduğunu, davacı şirketin 24.06.2005 günlü Genel Kurul Toplantısında, 2000 ve 2001 yıllarına ait Genel Kurul Toplantılarında alınan ibra kararlarını kanunen kaldırma hakkı bulunmadığından davacı şirket denetçilerinin de kendisi aleyhine tazminat talebinde bulunmuş olmalarında hukuka uyarlılık bulunmadığını, şirketteki denetçilik görevinin 28.06.2002 tarihinde sona erdiğinden davacıların 2002, 2003 ve 2004 faaliyet dönemleri ile ilgili olarak kendisinden tazminat talebinde bulunmalarının yersiz olduğunu, sermaye apellerinin geç tahsilinden mütevellit faiz nedeniyle şirketin zarara uğratılmasından ve kasa hesabında görüldüğü halde kasada bulunmadığı iddia edilen paradan şirketin o tarihlerdeki yetkili ve görevli şirket yönetim kurulu üyeleri ile şirketin tescil ve ilan edilmiş ve şirketle aralarında bu konuda hizmet sözleşmesi akdi bulunan muhasebe müdür veya mali koordinatörleri ile yine grup şirketlerin denetimini yapan mali koordinatörlerinin sorumlu olduğunu, eğer böyle bir zarar ve açık var ise kanunen bu kişilerden talep edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle gerek husumet ve gerekse esas yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili; TTK"ya göre yönetim kurulu ve denetim kurulunun sorumluluğuna gidilebilmesi için kusurlu hareket sonunda bir zarar meydana gelmesi gerektiğini, ortak olmayan kişilerin toplantıya katılması dolayısıyla alınan tüm kararların yok hükmünde olduğunu, huzurdaki davada denetçi olarak sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, iddia, savunma, bilirkişi raporları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; kusursuzluklarını ispat etmedikçe tüm yöneticilerin zarardan müteselsilen sorumlu olacakları, TTK 337 ve 338. maddeleri gereğince; yeni seçilen veya tayin olunan yönetim kurulu üyelerinin, seleflerinin belli olan yolsuz muamelelerini murakıplara bildirmeye mecbur olmaları karşısında bildirimde bulunmayan yeni yönetim kurulu üyeleri de sorumluluğa iştirak etmiş olacaklarından TTK 359 maddesi gereğince; denetim görevini yerine getirmeyen denetim kurulu üyelerinin de kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince aksini ispat etmedikleri gözetilerek zarardan sorumlu bulundukları, yönetim kurulu üyeleri ..., Kemal Uzan,... ile denetim kurulu üyeleri ... ve ... (davalı ... hariç olmak üzere) yönünden asıl ve birleşen dosyalardaki davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, davacı ... vekili temyiz etmiştir. 
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, davacı ..."den harç alınmasına yer olmadığına, 06/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi