Esas No: 2019/1178
Karar No: 2021/3903
Karar Tarihi: 21.09.2021
Danıştay 3. Daire 2019/1178 Esas 2021/3903 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2019/1178
Karar No : 2021/3903
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına 2011 ila 2013 yıllarının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, vergi ziyaı cezası, özel usulsüzlük cezası ve gecikme faizinden oluşan amme alacağının tahsili amacı ile düzenlenen … tarih ve … takip numaralı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emri içeriği vergi ve cezalara ait ihbarnamelerin tebliğ edilmeye çalışıldığı ikamet adresinde davacının bulunmadığı hususunun muhtar imzalı adres tespit tutanağı ile saptanması üzerine söz konusu ihbarnamelerin ilanen tebliğ edildiği, ilanen tebliğ öncesinde ihbarnamelerin iş yeri adresine tebliğe çıkarılmadan davacının mernis adresine tebligat yapılmak istenildiği dikkate alındığında, ortada usulüne uygun olarak yapılmış bir tebligattan ve kamu alacağının kesinleştiğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle ödeme emri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusunun, usul ve hukuka uygun olduğu sonucuna varılan Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacının 31/12/2014 tarihi itibarıyla işyerindeki faaliyetini terk ettiğinin 22/01/2015 tarihli yoklama fişiyle tespit edildiği, söz konusu işyerinin boş ve kapalı olduğu, terk edilen adresin bilinen adres olarak değerlendirilemeyeceği ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'UN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY:
Davacının iş yeri adresinde usulüne uygun olarak düzenlenen 22/01/2015 tarihli yoklama fişiyle faaliyetini terk ettiğinin saptandığı, dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan vergi ve cezalara ilişkin ihbarnamelerin, davacının ''… Mah. … Sok. No:… Şişli/İstanbul'' adresinde bulunamaması sebebiyle tebliğ edilememesi üzerine mahalle muhtarı nezdinde ''… Mah. … Sok. No:… Şişli/İstanbul'' adresinde 04/10/2016 tarihli adres tespit tutanağının düzenlendiği, faaliyetini terk ettiği iş yeri adresinin boş ve kapalı olması nedeniyle bu adrese tebligat denenmeden ilanen tebliğ edilen vergi ve cezaların tahsili amacıyla dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 94. maddesinde, tebliğin mükelleflere, bunların kanuni temsilcilerine, umumi vekillerine veya vergi cezası kesilenlere, tüzel kişilere yapılacak tebliğin, bunların başkan, müdür veya kanuni temsilcilerine, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde ise bunları idare edenlere veya temsilcilere yapılacağı, tüzel kişilerin mütaaddit müdür veya temsilcisi varsa tebliğin bunlardan birine yapılmasının kafi olduğu, tebliğin, kendisine tebligat yapılacak kimsenin bulunmaması halinde ikametgah adresinde bulunanlardan veya işyerlerinde memur ya da müsdahdemlerinden birine yapılacağı düzenlemesine yer verildikten sonra 101. maddesinde bilinen adreslerin neler olduğu belirtilmiş, 102. maddesinde ise tebliğ olunacak evrakı muhtevi zarfın posta idaresince muhatabına verileceği ve keyfiyetin muhatap ile posta memuru tarafından taahhüt ilmühaberine tarih ve imza konulmak suretiyle tespit olunacağı, muhatabın geçici olarak başka bir yere gittiğinin, bilinen adresinde bulunanlar veya komşuları tarafından bildirildiği takdirde keyfiyet ve beyanda bulunanın kimliği tebliğ alındısına yazılarak altının beyanı yapana imzalatılacağı, imzadan imtina ederse, tebliği yapanın bu ciheti şerh ve imza edeceği ve tebliğ edilemeyen evrakın çıkaran mercie iade olacağı, bunun üzerine tebliği çıkaran merci tarafından tayin olunacak münasip bir süre sonra yeniden tebliğe çıkarılacağı, ikinci defa çıkarılan tebliğ evrakı da aynı sebeple tebliğ edilemeyerek iade olunursa tebliğin ilan yolu ile yapılacağı, bu işlemlerin komşulardan bir kişi veya muhtar veya ihtiyar heyeti üyelerinden biri veyahut bir zabıta memuru huzurunda icra ve keyfiyet taahhüt ilmühaberine yazılarak tarih ve imza vaz'edilmek ve hazır bulunanlara da imzalatılmak suretiyle tespit olunacağı hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davacının 22/01/2015 tarihli yoklama fişiyle 31/12/2014 tarihi itibarıyla faaliyetini terk ettiği iş yeri adresi bilinen adres olarak değerlendirilemeyeceğinden, Vergi Mahkemesinin; ilanen tebliğden önce ihbarnamelerin söz konusu adrese tebliğe çıkarılmadan davacının mernis adresine tebligat yapılmak istenildiği dolayısıyla ortada usulüne uygun olarak yapılmış bir tebligattan bahsedilemeyeceği gerekçesinde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Ancak, davalı idare kayıtlarına 17/08/2016 tarihinde girdiği görülen ''… Mah. … Sok. No:… Şişli/İstanbul'' adresine tebliğe çıkarılan vergi ve cezalara ait ihbarnamelerin davacının söz konusu adreste bulunamaması sebebiyle tebliğ edilememesi üzerine yoklama memuru ve mahalle muhtarı nezdinde ''… Mah. … Sok. No:… Şişli/İstanbul'' adresinde 04/10/2016 tarihli adres tespit tutanağı düzenlendiği, tebligat yapılmak istenilen adres ile adres tespit tutanağındaki adreslerin farklı olduğu dikkate alındığında, idarece saptanan adreste usulüne uygun düzenlenmiş bir tutanak bulunduğundan bahsedilemeyeceğinden söz konusu tutanağa dayanılarak ilanen tebliğ için gerekli şartların oluştuğundan söz edilemeyecektir.
Bu durumda; Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine dair Vergi Dava Dairesi kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. … Bölge Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, kararın taraflara tebliğini ve bir örneğinin de belirtilen Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 21/09/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.