14. Ceza Dairesi Esas No: 2017/9103 Karar No: 2019/8244
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/9103 Esas 2019/8244 Karar Sayılı İlamı
14. Ceza Dairesi 2017/9103 E. , 2019/8244 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun basit cinsel istismarı HÜKÜM : Beraat
İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm O Yer Cumhuriyet Savcısı, katılanlar vekilleri ile Bakanlık vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelendi. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının her aşamada ilgili kamu davalarına katılma ve hükümleri temyiz etme hakkının bulunduğu, Bakanlık vekili tarafından sunulan temyiz istemli dilekçe ile katılma iradesinin ortaya konulduğu anlaşılmakla, 5271 sayılı CMK"nın 237/2. maddesi gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının katılan ve vekilinin ise katılan Bakanlık vekili sıfatıyla davaya katılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: Sanığın leh ve aleyhinde toplanan tüm kanıtları inceleneyip, irdeleyen ve iddianın reddine ilişkin sebepleri karar yerinde ayrı ayrı gösteren, savunmayı tercih nedenlerini açıklayan, aleyhteki kanıtları hükümlülük için yeterli görmeyen mahkemenin beliren takdir ve kanaati karşısında, tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmediği gibi O Yer Cumhuriyet Savcısı, katılanlar vekilleri ile katılan Bakanlık vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,14.03.2019 tarihinde Üye ..."in karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
(Karşı Oy) KARŞI OY
Rize Ağır Ceza Mahkemesi Ceza Mahkemesinin 20.02.2017 gün ve 2016/70 Esas, 2017/37 Karar sayılı İlamının Yargıtay 14. Ceza Daresince vaki temyiz incelenmesinde Yüksek Daire çoğunluğu ile uyuşmazlığımız, iddianamede isnad edilen suçların sübutuna ilişkindir. Katılan anne ve mağdur yargılamanın tüm aşamalarında samimi ve tutarlı şekilde beyanlarda bulunmuş, mağdure detaylı bir şekilde beyanlarda bulunmuştur. İncelenen dosyadaki tıbbı raporlar mağdurede meydana gelen duygusal çöküntüyü teyit etmektedir. Katılan ve mağdurenin suç tarihinden önce aralarında husumet oluşturacak ve öç alma isteği uyandıran herhangi bir olay olmamıştır. Katılanın ve mağdurenin sosyal durumları böyle bir iddiayı gereksiz yere ileri sürecek durumda değildir. Anne yüksek tahsilli bir bayan olup, boşanmak için böyle bir iddiaya dayanması hayatın olağan akışına aykırıdır. Olay mağdurenin durumu anneye iletmesi üzerine hemen polise intikal etmiştir. Mağdurenin ruh sağlığını bozacak kadar yoğunlukta rahatsızlık yaşadığı bir olayı kendiliğinden uydırması mümkün değildir. Tüm bu izahat ışığında, kendi iffetini ilgilendiren bir konuda dosya kapsamına göre iftira atmasını gerektirecek geçerli sebep bulunmayan mağdurenin aşamalardaki tutarlı beyanları, Adli Tıp raporu içeriğine, katılan annenin mağdureyi doğrular beyanlarına göre sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sübuta erdiği ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı kanunla 5237 sayılı TCK"nın 103. maddesindeki değişiklikler sebebiyle 5237 sayılı kanunun 7/2. maddesi uyarınca lehe kanun belirlendikten sonra sanığın cezalandırılması gerektiği halde beraatine ilişkin kararın bozulması düşüncesiyle sayın çoğunluğun düşüncesine iştirak edilmemiştir.