16. Hukuk Dairesi 2016/7440 E. , 2019/3289 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... İlçesi/... Köyü çalışma alanında bulunan 291 parsel sayılı 961 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, tapu kaydı nedeniyle eşit paylarla ... ve karısı ... adına tespit edilmiştir. Kadastro komisyonunca, ...’ın, Sadık payının kendisine ait olduğuna ilişkin itirazının kabulüne, taşınmazın 1/2 payının ... ve 1/2 payının ... adına tesciline karar verilmiştir. ... mirasçıları olan davacı ... ve arkadaşları satın almaya irsen intikale ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır. Yargılama sırasında Hazine, taşınmaza uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olan kısmın Hazineye ait olduğunu ve tespit maliki ...’nün mirasçı bırakmaksızın ölmesi nedeniyle mirasının Devlete geçtiğini ileri sürerek davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda taşınmaza revizyon gören Kasım 1943 tarih ve 19 sıra numaralı tapu kaydının iskanen oluştuğu, miktar fazlasının Hazineye ait olduğu, davacılar muris ...’ın Tapulama Müdürlüğüne 17.02.1977 tarihi dilekçesi ile taşınmazın 1/2 ... payına yönelik itiraz ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 291 parsel sayılı taşınmazın 936,72 metrekare yüzölçümü ile fen bilirkişi tarafından düzenlenen 21.10.2014 tarihli rapor ve eki haritada mavi renk ve (A) harfiyle gösterilen 176,72 metrekare yüzölçümündeki bölümün Hazine adına, aynı rapor ve eki haritada kırmızı renkli gösterilen 760 metrekare yüzölçümündeki bölümün tamamı 506880 pay kabul edilmek suretiyle 253440 pay 63360’ar pay ile davacı ... mirasçıları adına 253440 payın ..."nün mirasçı bırakmadan ölmesi nedeniyle 126720 payı Hazine adına, 126720 payının ise miras payları oranında ... mirasçıları adlarına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... ve arkadaşları vekili ile müdahil Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Mahkemece ... mirasçısı olan davacı ... ve arkadaşlarının 291 parsel sayılı taşınmazın ... adına tespit edilen 1/2 payı yönünden işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Dava konusu 291 parsel sayılı taşınmaz kadastro çalışması sırasında tapu kaydı nedeniyle eşit paylarla ... ve karısı ... adına tespit edilmiş, daha sonra ...’ın tespit maliklerinden ... payına yönelik itirazı üzerine Kadastro Komisyonunca itirazın kabulüne taşınmazın 1/2 payının ... ve 1/2 payının ... adına tesciline karar verilmiştir. ... tarafından Kadastro Müdürlüğüne yapılan itiraz ... payına yönelik olduğuna göre ... adına tespit edilen 1/2 pay itirazsız olarak 08.03.1977 tarihinde kesinleşmiştir. Buna göre ... mirasçıları tarafından 12.06.2009 tarihinde açılan davada ..."ye ait pay yönünden tespit kesinleştiğine göre, Kadastro Mahkemesinin görevli olmadığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kuşkusuzdur. Görev hususu, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemelerce re"sen nazara alınması gerekir. Hal böyle olunca mahkemece davacıların ... adına tespit edilen paya yönelik davaları yönünden Mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devamla esasa ilişkin hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
2- Dava konusu 291 parsel sayılı taşınmazın diğer 1/2 payına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece bu pay yönünden davanın esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiştir. 291 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespiti 766 sayılı Kanuna göre yapılmıştır. Bu kanuna göre düzenlenen tutanaklar 26. madde gereğince askıya çıkarılmakta, askı ilanı süresi içinde yapılan itirazlar 28. madde gereğince kurulan komisyonlarca incelenip karara bağlanarak, bu karar Tapulama Müdürlüğü tarafından itiraz eden ve lehine tapulama tespiti yapılan kişilere Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca tebliğ edilmekte ve komisyon kararına karşı 30 günlük dava açma süresi de tebliğ tarihinden başlamakta idi. Sonradan yürürlüğe giren 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nda ise, tanzim edilen tutanakların ve bu tutanaklarla ilgili komisyon kararlarının 30 gün süre ile ilana çıkarılacağı, bu ilanın ilgili gerçek kişilere, kamu ve özel hukuk tüzel kişilerine şahsen yapılmış tebliğ niteliğinde bulunduğu, itirazı olanların askı ilan süresi içerisinde dava açabilecekleri genel kuralı benimsenmiş; 22.02.2005 tarih 5304 sayılı Kanun"un 12. maddesi ile de 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun Geçici 5. maddesi "bu kanun yürürlüğe girmesinden önce 766 ve 2613 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulmuş komisyonlara intikal etmiş veya edecek itirazların bu komisyonlarda bu kanun hükümlerine göre incelenip askı ilanına alınarak sonuçlandırılacağı" düzenlenmiş; bir başka ifade ile Tebligat Kanunu"na göre tebliğden vazgeçilip, temel ilke olan ilanen duyuru yolu benimsemiştir.
Somut olayda dava konusu 291 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağı 26.09.1975 tarihinde tanzim edilmiş; davacıların murisi ..."ın, taşınmazın 1/2 ... payına yönelik itirazı komisyon tarafından 31.08.1978 tarihinde incelenerek kabul edilmiş olduğu halde, aleyhindeki komisyon kararı, 766 sayılı Kanun"un 28. maddesine göre tespit maliki ...’ye tebliğ edilmemiştir. Bu haliyle Mahkemece 3402 sayılı Yasa"nın 5304 sayılı Yasa ile değişik Geçici 5. maddesinin az yukarıda açıklanan hükmü uyarınca tutanağın olağan işlemlerinin tamamlanması yönünden dava konusu taşınmaza ilişkin komisyon kararı ve eklerinin, askı ilanına alınmak suretiyle tebliği yoluna gidilmesi için Kadastro Müdürlüğüne iadesine karar verilmesi gerekirken, komisyon kararı göz ardı edilerek esasa ilişkin hüküm kurulmuş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.