Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/7297 Esas 2015/6219 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7297
Karar No: 2015/6219
Karar Tarihi: 27.10.2015

Hırsızlık - Yargıtay 22. Ceza Dairesi 2015/7297 Esas 2015/6219 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların gece vakti mağdura ait evinin önünde kapıları kilitli vaziyette park halinde duran aracı, kapısını zorlayarak açıp düz kontak yapmak suretiyle çaldıkları ve aracı bir müddet götürdükten sonra başka bir sokak üzerinde duran aracı çalıştırmaya uğraşırlarken ihbar üzerine olay yerine gelen kolluk görevlileri tarafından yakalandıkları belirtilmiştir. Sanıkların mükerrir olduğu ve aracın olay tarihindeki değeri de göz önüne alındığında, 765 sayılı TCK'nın 493/1, 522 (pek aşırı), 81/2-3 (sanık ... için) ve 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b, 143. maddelerine uyan hırsızlık suçunun oluştuğu ve yapılan uygulamanın açıkça sanıklar lehine olduğu, ancak sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi uygulamasında (a,b,c,d,e) bentlerinde belirtilen haklardan yoksunluğun hükmolunan hapis cezalarının infazları tamamlanıncaya kadar, (c) bendindeki kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksunluğun ise koşullu salıverilmelerine kadar devam edileceği belirtilmiştir. Yargılama giderlerinin de sanıkların payları oranında alınması gerektiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri: 765 sayılı TCK'nın 493/1, 522 (pek aşırı), 81/2-3 (sanık ... için) ve 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b, 143. ve 53. maddesi.
22. Ceza Dairesi         2015/7297 E.  ,  2015/6219 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Sanıkların daha önceden kasıtlı suçlardan kesinleşmiş mahkumiyetlerinin bulunması sebebiyle haklarında CMK"nın 231. maddesi gereğince uygulama yapılamayacağı anlaşılmakla yapılan incelemede;
    Olay tarihinde gece vakti mağdura ait evinin önünde kapıları kilitli vaziyette park halinde duran aracı, kapısını zorlayarak açıp düz kontak yapmak suretiyle çalan ve aracı bir müddet götürdükten sonra başka bir sokak üzerinde duran aracı çalıştırmaya uğraşırlarken ihbar üzerine olay yerine gelen kolluk görevlileri tarafından yakalanan sanık ... ve olay yerinden kaçan sanık ..."in eylemlerinin aracın olay tarihindeki değeri ve sanık ..."in mükerrir olduğu da gözetilerek 765 sayılı TCK"nın 493/1, 522 (pek aşırı), 81/2-3 (sanık ... için) ve 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b, 143 maddelerine uyan hırsızlık suçunu oluşturacağı, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca sanıklar yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı ve her iki Yasaya göre, uygulanan yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar denetime olanak sağlayacak şekilde ayrı ayrı saptanıp, sonuç cezalar karşılaştırılarak, sanıklar yararına olan yasanın belirlenip hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, yalnızca lehe kabul edilen 5237 sayılı TCK"ya göre hüküm kurulması ve koşulları oluşmadığı halde sanıkların eylemlerinin teşebbüs aşamasında kaldığı kabul edilerek haklarında 5237 sayılı TCK"ya göre kurulan hükümde aynı yasanın 35. maddesinin uygulanması suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi, yapılan uygulamanın açıkça sanıklar lehine olması ve karşı temyiz bulunmaması sebebiyle bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre sanıklar müdafiilerinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulamasında (a,b,c,d,e) bentlerinde belirtilen haklardan yoksunluğun hükmolunan hapis cezalarının infazları tamamlanıncaya kadar, (c) bendindeki kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksunluğun ise koşullu salıverilmelerine kadar devam edileceğine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Yapılan yargılama giderlerinin, sanıklardan payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekirken müteselsilen tahsiline karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından ""TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına’’ ilişkin bölüm çıkarılarak, yerine ‘‘Kasten işlemiş oldukları suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanıkların, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin ""a,b,c,d,e"" bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezalarının infazları tamamlanıncaya kadar, kendi altsoyları üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum oldukları cezalarından koşullu salıverilmelerine kadar yoksun bırakılmalarına’’ cümlesinin eklenmesine, yine yargılama giderleri ile ilgili bölümde yer alan ""müteselsilen"" ibaresi çıkarılıp, yerine "payları oranında" ibaresinin eklenmesine karar verilmek suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.