10. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/6623 Karar No: 2021/2539 Karar Tarihi: 03.03.2021
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/6623 Esas 2021/2539 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bozma kararının ardından yapılan incelemede, davacının talep ettiği haczin iptali için kesinleşmiş bir ödeme emri bulunmadığı ve aylığa konulan haciz evraklarının dosyada yer almadığı belirlenmiştir. Ayrıca, dava dışı anonim şirketin borçları nedeniyle yapılandırma talebi olduğu ancak sonuç belgeleri ve borcun konusuz kalıp kalmadığı belirsizdir. Mahkeme, yeterli araştırma yapılmadan yazılı şekilde hüküm kurulduğu için bozma kararı vermiştir. Kanun maddeleri olarak ise, İcra ve İflas Kanunu'nun 62, 75, 80, 147, 334 maddeleri ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 288. maddesi belirtilmiştir.
10. Hukuk Dairesi 2019/6623 E. , 2021/2539 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi ...
Dava, haczin kaldırılması ile yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Mahkemece uyulan bozma ilamımızda sonuç olarak “…Yukarıda belirtilenler ışığında dava dosyası incelendiğinde; kesinleşmiş bir ödeme emri olup olmadığı dosya kapsamına göre anlaşılamamaktadır. Yine, davacı her ne kadar yaşlılık aylığına haciz konulduğunu belirtmiş ise de; bazı gayrimenkul ve araçlara haciz konulduğu, aylığa ilişkin herhangi bir haczin dosya kapsamında bulunmadığı, diğer taraftan dava dışı anonim şirketin borçları nedeniyle yapılandırma talebi bulunduğu ancak buna ilişkin sonuç evrakları ile söz konusu borcun bu kapsamda konusuz kalıp kalmadığı belirgin değildir. Şu halde mahkemece, talep konusu haczin iptaline dayanak varsa ödeme emri evrakları tüm dosyası ile birlikte istenilmeli, davacıya bağlanan aylık ile varsa buna konulan haciz evrakları getirtilmeli, yine varsa dava dışı şirketin borçlarına ilişkin yapılandırma evrakları ikmal edilip irdelenmek suretiyle, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir…” hususları belirtilmiş olup, bozma ilamı sonrası, mahkemece bir takım araştırma yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmıştır. 10.06.2014 tarihli haciz bildirgesinde adı geçen ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edildiğine dair bir bilgi ve belgenin dosya kapsamında bulunmadığı anlaşılmakla, söz konusu ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edilip edilmediğinin daha detaylı araştırılması gerekmektedir. Ödeme emirlerinin davacıya tebliğ edilmediğinin anlaşılması halinde, kesinleşme de söz konusu olmayacağından, bir önceki bozma ilamımızda da belirtildiği üzere, bunlara dayalı haciz uygulaması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır. Diğer taraftan, dava dışı anonim şirket tarafından, dava konusu borçları da içerecek şekilde yapılandırma yapıldığı anlaşılmakla, söz konusu yapılandırmanın devam edip etmediği ile işbu davaya etkisinin araştırılması gerekmektedir. Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 03/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.