BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/515 Esas 2020/824 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2017/515
Karar No: 2020/824
Karar Tarihi: 09.12.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/515 Esas 2020/824 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/515 Esas
KARAR NO : 2020/824
DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/05/2017
KARAR TARİHİ : 09/12/2020
Mahkememizde görülen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
İDDİA:
Davacı vekili, müvekkilinin kimlik bilgileri kullanılarak ... A.Ş. Şubesinden ... hesap numarasına bağlı çek koçanı alındığını ve alınan çeklerle ilgili müvekkiline bir çok takip başlatıldığını, takip konusu ... nolu 21.000,00-TL bedelli çek için ... İcra Müdürlüğü'nün 2008/... esas (Yeni Esas 2015/...) sayılı dosya ile 24.963,75-TL icra takibi başlatıldığını ancak takibe konu çeklerdeki imzaların müvekkiline ait olmadığını belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı davaya yanıt vermemiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava hukuksal niteliği itibariyle, sahte imza nedeniyle takip konusu çekten ötürü borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Dava konusu çek ... Bankası ... Şubesine keşideli davacının keşideci olarak imzasının bulunduğu 26/03/2008 tarihli çeke ilişkin olup ... tarafından 3. kişi konumundaki hamil sıfatıyla icra takibi başlatıldığı görülmektedir.
Sahte imza senetteki taahhüdün hükümsüzlüğüne ilişkindir. Herkese karşı ileri sürülebilen mutlak def'ilerden olmakla imzanın sahteliğinin ortaya çıkması sonucu iyi niyetli 3. kişi hamil de davacı keşideceye gidemeyecektir.
Somut olayda keşide tarihi öncesine ve sonrasına ilişkin davacıya ait resmi kurumlar nezdinde atılmış bir kısım imzaları celp edilmiştir. Ayrıca mahkememizce de davacı bizzat istiktab edilmek suretiyle imza örnekleri alınmıştır. ATK tarafından yapılan inceleme neticesinde çekteki keşideci imzasının davacı ... 'un eli ürünü olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle menfi tespit davası yerindedir. Ancak davalı bankanın kötü niyetli olduğu anlaşılamamıştır. Zira, keşideci imzası davalı bankanın huzurunda atıldığı anlaşılamadığı gibi 3. Kişi konumunda olduğundan kötü niyeti ispatlanamamıştır. Bu nedenle kötü niyet tazminatı talebi yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-... İcra Müdürlüğü'nün 2015/... esas (eski esas 2008/...) sayılı icra takip dosyasına konu edilmiş ... nolu 21.000,00-TL bedelli, keşidecisi davacı olarak gözüken çek nedeniyle imza sahteliği sabit olduğundan davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalı banka çekte 3. Kişi ciranta konumunda bulunmakla kötü niyeti anlaşılamadığından kötü niyet tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gereken 1.434,51-TL harçtan peşin alınan ve ikmalen yatırılan toplam 426,32-TL harcın mahsubu ile, bakiye 1.008,19-TL'nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Bu dava kapsamında davacı tarafından sarfedilen; 31,40-TL peşin harç gideri, 426,32-TL başvuru harç gideri, 310,00-TL ATK masrafı ve 239,95-TL posta masrafı olmak üzere cem'an 1.007,67-TL'den ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK'nın 333. maddesi gereğince, mahkeme veznesine depo edilen gider avansından kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesi ile birlikte yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı HMK'nın 345. maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı. 09/12/2020
Katip ...
¸e-imzalıdır
Hakim ...
¸e-imzalıdır
*5070 Sayılı Kanun Gereğince Elektronik İmza İle İmzalanmıştır.*
