12. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/6647 Karar No: 2019/10092 Karar Tarihi: 12.06.2019
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/6647 Esas 2019/10092 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki talebi üzerine dosyanın daireye gönderildiğini belirtiyor. Asıl dosya davacıları, icra müdürlüğüne yaptıkları takas-mahsup talebi üzerine tahsil harcının fazla hesaplandığını ileri sürerek yeniden hesap yapılması talebiyle dava açmışlardır. Birleşen dosya davacısı ise, zamanaşımına ve faize itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurmuştur. Mahkeme, takas-mahsup talebini kabul etmiş, zamanaşımı şikayetini reddetmişti. Ancak Daire, faize itiraz hakkında karar verilmemesi nedeniyle mahkeme kararının kısmen bozulduğunu belirtti. Yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, faize itiraz yönünden karar verilmesi gerekirken, asıl ve birleşen dosyalar hakkında yeniden hüküm kurulduğu görülüyor. Mahkeme bozmaya uyma kararıyla bağlı olduğundan, sadece birleşen dosya borçlusunun faize yönelik itirazı yönünden karar verilmesi gerektiği belirtiliyor. Sonuç olarak, mahkeme kararının İİK'nin 366. ve HUMK'nin 428. maddeleri uyarınca bozulmasına karar veril
12. Hukuk Dairesi 2019/6647 E. , 2019/10092 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Asıl dosya davacıları olan takip borçluları icra müdürlüğüne yaptıkları takas-mahsup talebi üzerine müdürlükçe tahsil harcının fazla hesaplandığını ileri sürerek yeniden hesap yapılması talebi ile, birleşen dosya davacısı olan takip borçlusu Vahdettin ise, zamanaşımına ve faize itirazlarını ileri sürerek icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece, asıl dosya yönünden takas-mahsup talebinin kabulüne, birleşen dosya yönünden zamanaşımı şikayetinin reddine karar verildiği, Dairemizin 15.11.2017 tarih ve 2016/22867 E. - 2017/14211 K. sayılı kararı ile birleşen dosya yönünden faize itiraz hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi nedeni ile mahkeme kararın kısmen bozulduğu, mahkemece, 16.10.2018 tarihli celse de bozma ilamına uyulduğu, daha sonra yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, bozma ilamına uygun olacak şekilde yalnızca faize itiraz yönünden karar verilmesi gerekirken asıl ve birleşen dosyalardaki tüm talepler yönünden yeniden hüküm kurulduğu görülmüştür. Bilindiği üzere; Yargıtay"ın bozma ilamına uyulmasına karar verildiği takdirde, mahkeme artık bu uyma kararı ile bağlıdır. Mahkeme bozma kararına uygun yeni bir karar vermek zorundadır. Çünkü bozmaya uyma kararı ile bozma yararına olan taraf için usule ilişkin kazanılmış hak doğmuş olur. Somut olayda, Dairemizin kısmi bozmaya ilişkin ilamına uyulmasına karar verildiği halde, sadece birleşen dosya borçlusu Vahdettin’in faize yönelik itirazı yönünden karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde asıl ve birleşen dosyalar hakkında yeniden karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Asıl dosya davacılarının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre birleşen dosya davacısı borçlunun temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/06/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.