14. Hukuk Dairesi 2016/7180 E. , 2019/1641 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.11.2014 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 23.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, ipoteğin kaldırılması ile tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin 3 parsel sayılı taşınmazını ... Esnafları Kooperatifine 07.01.2002 tarihli düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile kooperatifin inşa edeceği iş merkezindeki bir dükkan karşılığında devrettiğini, dava konusu 243 numaralı dükkanın zilyetliğinin müvekkiline 2006 yılında noter çekilişi ile devredildiğini, adı geçen kooperatifin iş merkezi inşası için davalı ... Bankasından aldığı krediye karşılık banka lehine taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiğini belirterek ipoteğin kaldırılmasını ve adı geçen taşınmazın müvekkili adına kayıt ve tescilini talep etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tapu iptali ve tescili ile ipoteğin kaldırılması talepleri tefrik edilerek ipoteğin kaldırılması talebi yönünden 6100 Sayılı HMK"nin 150/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili, temyiz etmiştir.
Türk Medeni Kanununun 858.maddesi hükmü “taşınmaz rehni, tescilin terkini veya taşınmazın yok olmasıyla sona erer. Kamulaştırmaya ilişkin kanun hükümleri saklıdır” şeklindedir. Yasanın bu hükmüne göre taşınmaz rehnini sona erdiren nedenler; tescilin terkini (çizimi), taşınmazın tamamen yok olması ve kamulaştırılmasıdır. Ancak, uygulamada taşınmaz rehnini sonlandıran başka nedenlerin varlığı da kabul edilmektedir. TMK’nin 883.maddesine göre alacak sona erince, ipotekli taşınmaz maliki alacaklıdan ipoteğin terkin edilmesini isteyebilir. Hatta, borçlu (malik), İİK’nun 153.maddesine göre kendi hakkında takip yaparak rehin konusu borcu itfa etmek suretiyle rehnin tapuya yazılacak bir fek müzekkeresiyle terkinini sağlama imkan ve yetkisine sahiptir. Diğer taraftan, taşınmaz rehninin terkinini gerektiren bir neden de borçlunun (malikin) ipotek konusu borcu ödemek suretiyle ipoteği terkin ettirmesidir.
Somut olayda; davacının tapu iptali ve tescili ile ipoteğin kaldırılması taleplerinin tefrik edilmesinden önce mahkemece, davacı tarafa tüm ipotek akit tablosu esas alınarak 16.07.2014 tarihinde eksik nispi harcı tamamlaması için süre verilmiş, eldeki ... 1. Asliye Hukuk Makhkemesinin 2013/348 Esas; 2014/566 Karar sayılı ilamı ile tapu iptali ve tescili davasının kabulüne, tefrik edilen aynı mahkemenin 2014/535 Esas; 2015/67 Karar sayılı ilamı ile ipoteğin kaldırılması davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Davacının temyize konu talebi, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/348 Esas sayılı dava dosyası üzerinden verilen 243 numaralı bağımsız bölümün üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin olup; talebi adı geçen bağımsız bölüm ile sınırlandırıldığından eksik nispi harcın esas alınacağı dava değeri, ipotek akit tablosundaki taşınmazların tamamına göre değil; 243 numaralı bağımsız bölümün değerine göre hesaplanmalıdır.
O halde mahkemece yapılması gereken iş, dava konusu 154 ada 131 parsel üzerindeki 243 numaralı dükkan niteliğindeki bağımsız bölümün dava tarihindeki değeri belirlenerek bu miktar üzerinden eksik nispi harcın tamamlanması için davacı tarafa süre vermek olmalıdır.
Mahkemece, bu husus gözardı edilerek, davacının talebi dışında kalan arsa payı karşlığı inşaat sözleşmesindeki bağımsız bölümlerin tamamının değeri üzerinden eksik nispi harcın tamamlanması için davacıya süre verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde ilgililere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.