
Esas No: 2016/7403
Karar No: 2019/6309
Karar Tarihi: 14.03.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/7403 Esas 2019/6309 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı, davalı, ihbar olunan .... Tic. Ltd. Şti. ile ihbar olunan ... İnşaat ... Hizm. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 25/06/2004 tarihinde davalı Belediyede makam şoförü olarak işe başladığını; ancak sigortalılığın taşeron şirketler üzerinden yapıldığını, iş sözleşmesinin 28/06/2013 tarihinde emeklilik sebebi ile sona erdiğini, kıdem tazminatının kısmen ödendiğini, davalı Belediyenin asıl işveren olduğunu, davacının son bir yıl 08:00-21:00/22:00 saatleri arasında çalıştığını, önceki 3 yılda ise tamamen gece sorumlusu olarak 16:00 - 08:00 saatleri arasında çalıştığını, ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışma yapıldığını, çalıştığı sürede sadece 20 gün izin kullandığını, iş sözleşmesinin sona ermesinden sonra davacıya bir miktar ödeme yapıldığını; ancak bunu hangi alacak kalemlerine ilişkin olduğunun açıklanmadığını ileri sürerek kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta sonu, ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davacı, davalı, ihbar olunan ...İnş. Peyz. Gıd. Taah. Tic. Ltd. Şti. ile ihbar olunan ... İnşaat .... Hizm. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekilleri tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Taraflar arasında, davacı işçinin fazla çalışma ile hafta tatili alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Aynı ilkeler hafta tatili çalışmaları için de geçerlidir.
Somut olayda, her ne kadar hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık anlatımları ve yazılı belgeler genel olarak değerlendirilerek, davacının ortalama 08.00-20.00 saatleri arasında çalıştığı, 1,5 saat dinlenme arası verdiği, haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmişse de; dosya içerisinde belli dönemlere ilişkin Günlük Puantaj Çizelgeleri, Günlük Devam İzlenimleri bulunmakla, sadece söz konusu çalışan dönemlere ilişkin bu yazılı belgeler irdelenmeli, diğer çalışma dönemlerine ilişkin ise hafta tatillerinde de çalışıldığını ifade eden davacı tanıkları dikkate alınmalıdır.
Mahkemece, bu husus gözetilmeksizin eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 14/03/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.