9. Hukuk Dairesi 2020/1363 E. , 2021/3353 K.
"İçtihat Metni"BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacının 09/04/2012-05/08/2013 tarihleri arasında davalının Türkmenistan"da bulunan şantiyesinde inşaat teknikeri olarak çalıştığını, davacının aylık net 3.250,00 USD aldığını ayrıca öğle yemeği-konaklama ve yol giderlerinin işverence karşılandığını, davacının iş akdinin hiçbir neden belirtilmeksizin feshedildiğini, davacının çalıştığı süre boyunca fazla mesai yaptığı halde karşılığının ödenmediğini, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil günlerinde de çalıştığını, bu çalışmaların karşılığının da ödenmediğini beyanla, Kıdem tazminatı ve bir takım işçilik alacaklarının tahsilini davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, zamanaşımı itirazında bulunarak haksız davanın reddini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı taraf istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilerek, yeniden hüküm kurulmuştur.
Temyiz Başvurusu:
Kararı, taraf vekilleri süresinde temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; taraf vekillerinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma, hafta tatili ve genel tatil ücretinin ödenip ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir.
İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda ise işçinin ihtirazi kayıt ileri sürmesi beklenemeyeceğinden, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının her türlü delil ile ispatı mümkündür.
Aynı ispat kuralları hafta tatili ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı için de geçerlidir.
Somut uyuşmazlıkta davacı, davalı iş yerinde fazla mesai yaptığı hususunda tanık deliline dayanmış olup itibar edilen bilirkişi raporunda da davacının fazla mesai ücreti talebi davacı tanığının beyanları dikkate alınarak hesaplanmıştır. Dosya kapsamından ise davacı tanığının davalıya karşı davasının olduğu anlaşılmış olup bu itibarla sırf husumetli tanık beyanlarına dayalı olarak davacının fazla mesai ücreti hususunda karar verilmesi hatalıdır. Ancak dosya kapsamı, yapılan işin niteliği ve davalının beyanı dikkate alındığında, davacının yazın 08:00-18:00, kışın ise 08:00-17:00 saatleri arasında çalıştığı anlaşılmaktadır. Mahkemece fazla mesai alacağının buna göre değerlendirilerek bir sonuca varılması gerekmektedir.
Davacının hafta tatili alacağı ile ulusal bayram ve genel tatil alacağı talebi yönünden salt husumetli tanık beyanlarıyla söz konusu hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil çalışması yaptığına ilişkin iddianın kanıtlandığı kabul edilerek hüküm tesis edilmesi isabetli olmamıştır.
2-Kabule göre de davalı lehine hükmedilen vekâlet ücreti hatalı olup, bozma sonrası yeni kurulacak hükümdeki kabul ve red miktarları, takdiri indirimden kaynaklı miktarlar, yeni hüküm tarihinde yürürlükte olacak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve o tarihte geçerli olacak sair mevzuat birlikte göz önüne alınarak yeniden hüküm kurulmalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine, karardan bir suretin İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine 03.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.