13. Ceza Dairesi 2019/1916 E. , 2019/6964 K.
"İçtihat Metni"KANUN YARARINA BOZMA
Hırsızlığa teşebbüs suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 141/1, 35 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2009 tarihli ve 2009/1812 esas, 2009/978 sayılı kararının Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 20/05/2013 tarihli ve 2012/2759 esas, 2013/14991 karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesinden sonra infazını müteakip, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde infaza konu ilâmdaki suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi talebinin reddine dair Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/06/2018 tarihli 2009/1812 esas, 2009/978 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/09/2018 tarihli ve 2018/1710 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı"nın 01/03/2019 gün ve 94660652-105-07-14537-2018-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 07/03/2019 gün ve 2019/23940 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği,
MEZKUR İHBARNAMEDE;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 4. Ceza Dairesi"nin 08/03/2018 tarihli ve 2018/1162 esas, 2018/4745 karar sayılı lamında belirtildiği üzere, uzlaştırma kurumunun fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdiren maddi hukuka da ilişkin olduğundan kesinleşen ve infaz edilmekte olan hükümlere uygulanabileceği, yerine getirilen hükümler yönünden ise, sanığın hukuki yararının bulunması koşuluyla uygulanacağı nazara alındığında; dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı hırsızlık suçunun, hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince uzlaşma kapsamında olduğu ve sanığın atılı suçtan cezalandırılmasına ilişkin Antalya 16. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/11/2009 tarihli kararının Antalya 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/02/2016 tarihli ve 2015/345 esas, 2016/81 sayılı kararında tekerrüre esas alındığı, dolayısıyla sanığın hukuki yararı bulunduğundan anılan karar infaz edilmiş olsa dahi 5271 sayılı Kanunu’nun 253. maddesindeki esas ve usullere göre uzlaştırma işleminin yerine getirilmesi için dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan kararın bozulması gerektiğinin ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı hırsızlık suçunun, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler gereğince uzlaşma kapsamına alındığı, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 30/10/2007 tarihli ve 2007/4-200 esas, 2007/219 sayılı ilâmında belirtildiği üzere, uzlaştırma kurumu her ne kadar 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 253 ve 254. maddelerinde hüküm altına alınarak usul hukuku kurumu olarak düzenlenmiş ise de, fail ile devlet arasındaki ceza ilişkisini sona erdirmesi bakımından maddi hukuka da ilişkin bulunması nedeniyle yürürlüğünden önceki olaylara uygulanabileceği, bu uygulamanın sadece görülmekte olan davalar bakımından geçerli olmayacağı, 5237 sayılı Kanun"un 7/2. maddesindeki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." şeklindeki hüküm uyarınca kesinleşmiş kararlar bakımından da uzlaştırma hükümlerinin uygulanması gerektiği ve bu hususun infaz aşamasında gözetilebileceği, yerine getirilen hükümler yönünden ise, uzlaştırma sanığın hukuki yararının bulunması koşuluyla uygulanabileceği, somut olayda, incelemeye konu suç nedeniyle sanık hakkında tekerrrür hükümlerinin uygulandığını, bu cezanın uzlaştırmaya girmesi halinde mükerrirlik halinin ortadan kalkacağı, sanığın talebine konu suç yönünden mahkemece uzlaştırma uygulanıp, uzlaşma gerçekleştiği takdirde, CMK"nın 254/2. maddesi gereğince davanın düşmesine karar verilebileceği ve hırsızlık suçundan kurulan hüküm kendisinden sonra işlenen suçlar bakımından tekerrüre esas olma özelliğini yitireceği, bu durumda hırsızlık suçu yönünden 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanmasında sanığın hukuki yararının bulunduğunun kabulü gerektiği anlaşıldığından, 5271 sayılı Kanunu’nun 253. maddesindeki esas ve usullere göre uzlaştırma işlemlerinin yerine getirilmesi için yargılama dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden KABULÜ ile, Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 28/09/2018 tarihli ve 2018/1710 değişik iş sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (a) bendi uyarınca sonraki işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 29/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.