10. Hukuk Dairesi Esas No: 2021/76 Karar No: 2021/13032 Karar Tarihi: 27.10.2021
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/76 Esas 2021/13032 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İş Mahkemesi'nde görülen bir davada, kurum işleminin iptali ile yaşlılık aylığı bağlanması ve tahsil edilen primlerin iadesi istemiyle dava açılmıştır. Davacının talebi üzerine mahkeme, yaşlılık aylığının bağlanma tarihine ilişkin tespiti (01.11.2012) ve tarım Bağ-Kur sigortalılık tespit tarihleri dikkate alındığında davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Yaşlılık aylıklarının faiziyle tahsili konusunda ise aylıkların bağlanmasında Kuruma tanınan 5510 sayılı Yasanın 42. maddesindeki 3 aylık işlem süresinin gözetilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilmiştir. Ancak bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalıdır. Kararda geçen kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5510 sayılı Yasa'nın 42. maddesi (506 sayılı yasanın 116. maddesi) ve Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi.
10. Hukuk Dairesi 2021/76 E. , 2021/13032 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, Kurum işleminin iptali ile 30.05.2012 tarihli tahsis talebine göre yaşlılık aylığı bağlanması, tahsis talep tarihinden sonra tahsil edilen primlerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, dosyayı temyiz edenlerin aşağıdaki bentler dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının talebine göre, mahkemece aylığın bağlanma tarihine ilişkin tespiti (01.11.2012) ve tarım Bağ-Kur sigortalılık tespit tarihleri dikkate alındığında davanın kısmen kabulüne dair karar verilmesi ve yargılama giderlerinin buna göre belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz bulunmuştur. 3-Yaşlılık aylıklarının faiziyle tahsili konusunda, aylıkların bağlanmasında Kuruma tanınan 5510 sayılı Yasanın 42. maddesindeki (506 sayılı yasanın 116. maddesi) 3 aylık işlem süresinin gözetilmemesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu hususların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesindeki düzenleme gereği, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: 1-Hükmün (1) nolu bendindeki “kabulü” ibaresinden önce gelmek üzere “kısmen” ibaresinin yazılmasına, yine aynı bentteki “aylıkların yasal faizi ile birlikte” ibaresinden sonra gelmek üzere, “(5510 sayılı Yasanın 42. maddesi gözetilmek kaydıyla)” ibaresinin yazılmasına, 2-Hükmün vekalet ücretine ilişkin (4) nolu bendinin sonuna gelmek üzere, “3.400,00 TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine” 3-Hükmün (5) nolu bendinin silinerek yerine, “Davacı tarafından yapılan müzekkere, tebligat, tanık, bilirkişi giderleri olmak üzere toplam 1.411,90 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 1176,59 TL sinin davalı ... Başkanlığın"dan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.10.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.