18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4070 Karar No: 2016/5026 Karar Tarihi: 24.03.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/4070 Esas 2016/5026 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescil edilmesi isteğine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın kabulüne karar verdikten sonra, hüküm tarafınca temyiz edilmiştir. Yargıtay, sair temyiz itirazlarının yerinde olmadığına ancak bazı hukuka aykırılıkların bulunduğuna karar vermiştir. Bu hukuka aykırılıklar şu şekildedir: (1) Kamulaştırılan 1.249,81 m²'lik kısımdan arta kalan 60,19 m²lik kısım için bedele hükmedilemeyeceği gözetilmeden taşınmazın tamamının tapusunun iptaline karar verilmesi, (2) Tespit edilen bedele hükmedilecek faizin başlangıç tarihinin dava tarihinden itibaren 4 aylık sürenin dolduğu 13.07.2012 olması gerekirken dava tarihinden faize hükmedilmesi, (3) İdarece fazladan yatırılmış olan paranın varsa davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken bankadan çekildiği günden işleyecek yasal faizi ile davacıya iadesine karar verilmesi. Kanun maddeleri ise Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca açılan davaya ilişkin hükümler olup, detaylı ve
18. Hukuk Dairesi 2016/4070 E. , 2016/5026 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü 1375 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; 1-Mahkemenin ilk kararında dava konusu taşınmazın kamulaştırılan 1.249,81 m² lik kısmının tespitine karar verildiği, davacı temyizi ile bozulan kararda arta kalan 60,19 m² lik kısmında bedeline hükmedilmesi gerektiği yönünde bozma yapılmadığı anlaşılmıştır. Mahkemece bozmaya uyulduğuna göre, bozma gerekleri yerine getirilmeli ve bu bağlamda bozma kapsamı dışına çıkılmamalıdır. Buna göre, kamulaştırmadan arta kalan kısmın bedeline hükmedilemeyeceği gözetilmeden arta kalan kesim için bedele hükmedilerek, taşınmazın tamamının tapusunun iptaline karar verilmiş olması, 2-Tespit edilen bedele hükmedilecek faizin başlangıç tarihinin dava tarihinden itibaren 4 aylık sürenin dolduğu 13.07.2012 olması gerekirken dava tarihinden faize hükmedilmiş olması, 3-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) varsa davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi gerekirken bankadan çekildiği günden işleyecek yasal faizi ile davacıya iadesine karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 24.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.