19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/2684 Karar No: 2020/298 Karar Tarihi: 23.01.2020
Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/2684 Esas 2020/298 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir marka hakkına tecavüz davasında, sanık suçlu bulunarak mahkum edilmişti. Ancak, dosyadaki Türk Patent Enstitüsü Markalar Dairesi Başkanlığı'ndan gelen cevabi yazıda, şikayete konu olan markanın henüz tescilli olmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, sanığın suç tarihinde Türkiye'de resmi olarak tescil edilmiş bir marka olmadığından, ceza verilemeyeceği açıklandı. Mahkeme kararı, bu nedenle 5320 sayılı Yasalarla ilgili olduğu için, 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca bozuldu ve yargılama öncesi aşamalardan başlayarak yeniden incelenmek üzere mahkemeye geri gönderildi. Kanun hükümleri incelenerek görüşmelerin devam edilmesi gerekmektedir.
19. Ceza Dairesi 2016/2684 E. , 2020/298 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 61/A-5 maddesine göre marka hakkına tecavüz suçundan dolayı cezaya hükmedebilmek için markanın Türkiye"de tescilli olmasının gerektiği, şikâyet dilekçesi ve dosya içerisinde mevcut Türk Patent Enstitüsü Markalar Dairesi Başkanlığı’nın 06.11.2013 tarihli cevabi yazısı içeriğine göre; katılanın şikâyetine konu olan “Güneykent ...” markasının henüz başvuru aşamasında olduğu ve tescilli olmadığı anlaşılmakla; katılanın şikâyetine konu markanın suç tarihi itibariyle Türkiye’de tescilli bir marka olmadığı ve bu halde cezai yönden korunmasının mümkün olmayacağı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyet kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 23.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.