4. Hukuk Dairesi 2019/2334 E. , 2019/4577 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 19/08/2014 gününde adli yardım talepli olarak verilen dilekçe ile iftira nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine adli yardım talebi kabul edilerek mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/11/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, iftira eylemine dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalının yargılandığı ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/431 esas sayılı dosyasında sırf etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak amacıyla iftira etmesi neticesinde müvekkilinin ceza yargılamasına dahil edilerek suçsuz olmasına rağmen yargılandığını, yargılama sonucunda cezalandırılmasına karar verildiğini, kararın temyiz incelemesi neticesi bozulması üzerine beraatine karar verildiğini, bu ceza davası nedeniyle duruşmalara katıldığını, avukat tutmak zorunda kaldığını, avukatlık ücreti ödediğini, harcamalar yaptığını belirterek, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalının iftira eylemi nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğü benimsenerek manevi tazminata hükmedilmiştir. Ayrıca, ceza davası nedeniyle üç yıl boyunca yargılanan, ...’daki temyiz duruşmasına avukatı ile birlikte giden davacının avukatına ödediği para, yol ile yemek masrafı yaptığı, takdiren mutat masraflara hükmedilmesi gerektiği belirtilerek, maddi tazminat istemi de kısmen kabul edilmiştir.
Davacı, aralarındaki vekalet sözleşmesi gereği ceza davası nedeniyle avukatına ödediği ücret ile yine ceza davası nedeniyle yaptığı yol ve yemek masrafları nedeniyle maddi tazminat isteminde bulunmuştur.
Bir davada karşı tarafa yükletilmesi gereken yargılama giderleri, o davanın ayrıntısı niteliğinde olup; talep olmasa bile, mahkemece doğrudan (re’sen) asıl hükümle birlikte karara bağlanması gerekir. Nitekim bu yön, yargılama giderlerinden olan vekalet ücreti bakımından da geçerlidir. Buna bağlı olarak, yargılama giderine ancak asıl davada hükmedilebilir. Asıl davanın kesinleşmesinden sonra, o davaya ilişkin yargılama giderleri ayrı bir dava konusu yapılamaz. Davacının kendi vekili ile yaptığı ve sadece akdeden tarafları bağlayan nitelikteki ücret sözleşmesi uyarınca ödenmesi kararlaştırılan bedelden, eldeki tazminat davasında davalının sorumlu tutulması doğru değildir. Ayrıca ceza mahkemesince davacı yararına vekalet ücretine de hükmedilmiştir. Davacının sanık olarak yargılandığı ceza davasına ilişkin yol ve yemek masrafı türünden talepleri de aynı nitelikte olduğundan, bu masrafların da ayrı bir dava olarak ileri sürülmesi mümkün değildir.
Açıklanan nedenlerle, davacının maddi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile kısmen kabulü doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle REDDİNE ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/10/2019 gününde oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, davalının sanık sıfatıyla yargılandığı ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/431 esas sayılı dosyasında, sırf etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için kendisi hakkında yaptığı iftira sonucunda ceza davasına dahil edildiğini, yargılama neticesinde suçsuzluğu anlaşılarak beraatine karar verildiğini belirterek, ceza davasında tutmak zorunda kaldığı avukat vekalet ücreti ile duruşmalara gidip gelme sırasındaki yaptığı yol ve yemek harcamalarından dolayı maddi, oluşan itibar kaybından ötürü de manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Mahkemece, davacının maddi ve manevi tazminat istemi kısmen kabul edilmiştir.
Davalının temyizi üzerine Dairemizin değerli çoğunluğunca asıl davanın kesinleşmesinden sonra, o davaya ilişkin yargılama giderlerinin ayrı bir dava konusu yapılamayacağı, yol ve yemek masraflarının da bu kapsamda kabulü benimsenmek suretiyle maddi tazminat isteminin tümden reddedilmesi gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.
Bilindiği gibi; CMK"nun 324/1. maddesinde, harçlar ve tarifelerine göre ödenmesi gereken avukatlık ücreti ile soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla Devlet hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve taraflarca yapılan ödemeler yargılama gideri olarak kabul edilmiştir. Bu durumda davacının yaptığı yol ve yemek masrafları yargılama giderlerinden olmadığı duraksamaya yer bırakmayacak derecede açıktır.
Diğer yandan; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 15/12/1948 gün ve 1647/25 E., 1948/10 K. sayılı kararında da, taraflardan birinin haksız olarak para sarfına mecbur edildiği ve davada haklı çıktığı takdirde diğer tarafın haksız hareketinden doğan zararını behemehal o yargılama sırasında istenmeye mecbur olacağı ve burada istemediği takdirde ayrıca dava açmak hakkından mahrum olamayacağının düşünülemeyeceği, kaldı ki haksız fiil olarak beliren bir hareket sebebiyle istenilmesi mümkün tazminatın veya sarfedilen paranın hukuki mahiyeti bakımından umum hükümler dairesinde bir hukuk davası teşkil etmesinin de tabii olacağı, dolayısıyla haksız hareketinden dolayı suçlu olarak ceza mahkemesine sevkedilmiş kimsenin davanın cereyanı sırasında ihtiyarına mecbur edildiği masraftan ötürü genel hükümler çerçevesinde bir hukuk mahkemesine müracaatla dava ikame edebileceği vurgulanarak içtihat aykırılığı giderilmiştir.
Hal böyle olunca; sayın çoğunluğun bozma kararının 2. bendindeki vekalet ücretine yönelik düşüncesine katılmakla birlikte, yol ve yemek giderleri konusundaki görüşüne katılamıyorum. 14/10/2019
KARŞI OY YAZISI
Davacı, davalının yargılandığı ... 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/431 esas sayılı dosyasında sırf etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak amacıyla iftira etmesi neticesinde ceza yargılamasına dahil edilerek suçsuz olmasına rağmen yargılandığını, yargılama sonucunda beraatine karar verildiğini belirterek bu ceza davası nedeniyle avukat tutmak zorunda kaldığını, duruşmalara gidip gelmek için masraflar yaptığını iddia ederek maddi tazminat ile itibarının sarsılmasından dolayı manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, davacının ilgili ceza dosyasında müdafisinin olduğu, her ne kadar avukatı ile yaptığı yazılı bir ücret sözleşmesi sunmamış ise de, vekalet ücret sözleşmesinin yazılı olarak yapılması şart olmadığı ve Yargıtay İçtihatları gereği yazılı kanıt olmasa bile hakimin takdiren yapılabilecek mutat masraflara hükmetmesi gerektiği gerekçesiyle 3.000 TL vekalet ücreti, ceza yargılamasının süresi nazara alındığında 2.000 TL yol ve yemek ücretinden oluşan toplam 5.000 TL maddi tazminat ile duyduğu elem nedeniyle de 15.000 TL manevi tazminata hükmedilmiştir.
CMK"nun 324/1. maddesi uyarınca "Harçlar ve Tarifelerine göre ödenmesi gereken avukatlık ücreti ile soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla Devlet hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve taraflarca yapılan ödemeler yargılama giderleridir."
Dosya kapsamına göre, ceza yargılamasını takip için davacının yaptığı yol ve yemek ücreti CMK"nun 324/1. maddesinde düzenlenen yargılama giderlerinden olmayıp davacının olay nedeniyle uğradığı maddi zararıdır. Bu nedenle davacının yaptığı yol ve yemek giderlerine yönelik davalının temyiz itirazlarının reddi gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun 2. bentteki vekalet ücretine yönelik bozma düşüncesine katılmakla birlikte, yol ve yemek giderleri konusundaki bozma görüşüne katılmamaktayım. 14/10/2019