Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10031 Esas 2017/1425 Karar Sayılı İlamı

21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10031
Karar No: 2017/1425
Karar Tarihi: 21.03.2017

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10031 Esas 2017/1425 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan açılan davada, yokluğunda verilen beraat kararının sanığın adresine usulüne uygun olarak yapılmadığı gerekçesiyle geçersiz olduğu tespit edilmiştir. Tebligat yapılması gereken adres, mahkemenin öncelikle sanığın sorgusunda bildirdiği adresi olup, bu adreste usulüne uygun bir tebligat yapılmamıştır. Bunun yerine Tebligat Yasası'nın 35. maddesi uyarınca farklı bir adrese tebligat gönderilmiştir.
Ancak, Tebligat Yasası'nın 10. maddesi gereğince muhatabın bilinen en son adresine tebligat çıkartılması gerekmektedir. Bu adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi olarak kabul edilmektedir ve tebligat bu adrese yapılmalıdır. Eğer sanığın adresi kayıtlı değilse, nüfus müdürlüğünden adres bilgisi tespit edilip tebligat yapılmalıdır. Mümkün olmazsa ilanen tebligat yapılmalıdır.
Bu nedenle, dosya mahkemeye geri gönderilerek sanığa gerekli tebligatların usulüne uygun şekilde yapılması ve kararın yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır:
- 7201 sayılı Tebligat Yasası'nın 10. maddesi: Tebligatın muhatabın bilinen en son adresine yapılması gerektiğini belirtmektedir.
- 7201 sayılı Tebligat Yasası'nın 21/2. maddesi: MERNİS adresinin belirlenmesi ve tebligatın bu adrese yapılması gerektiğini belirtmektedir

21. Ceza Dairesi 2015/10031 E. , 2017/1425 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat

Yokluğunda verilen hükmün, öncelikle sanığın sorgusunda bildirdiği adresine tebliğ edilmesi gerekirken, “ ................................. Eminönü/ İstanbul” adresine 7201 sayılı Tebligat Yasasının 35. maddesi uyarınca yapılan tebliğinin adli mercilerce daha önce bu adrese usulüne uygun bir tebligat yapılmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu, öncelikle anılan Yasanın 10. maddesine göre muhatabın bilinen en son adresine tebligat çıkartılması ile tebliğ edilememesi durumunda, aynı maddenin 2. fıkrasında “muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi kabul edilir ve tebligat buraya yapılır” hükmü uyarınca, nüfus müdürlüğünden sorulup buna ilişkin evrakların denetime imkan verecek şekilde dosya içerisinde bulundurularak anılan Kanunun 21/2. maddesindeki MERNİS adresi belirlenip bu adrese tebliğ işleminin yapılması, sanığın sisteme kayıtlı adresinin bulunamaması durumunda da, kolluk marifetiyle araştırma yaptırılıp tespit edilen adresine tebligat çıkartılması, mümkün olmaması halinde aynı Yasanın 28. maddesine istinaden ilanen tebligatın yapılarak gerekçeli kararın usulüne uygun biçimde sanığa tebliği ile verilmesi halinde temyiz dilekçesi eklenip, ek tebliğname de düzenlenerek iadesinin temini amacıyla dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.