Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6175 Esas 2020/3302 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6175
Karar No: 2020/3302
Karar Tarihi: 04.03.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6175 Esas 2020/3302 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/6175 E.  ,  2020/3302 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanıklara atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdi edildiği ancak uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanıklardan ... ile katılanın birlikte askerlik yaptıkları, sanığın terhis olduktan dört beş gün sonra katılanı telefon ile arayarak ellerinde teyzesine ait 480.000 Mark bulunduğunu ancak bozduramadıklarını, bu Markı bozdurabilirse 20,000 TL para vermeyi teklif ettiği, katılanın sanığın bu teklifini kabul ettiği, katılan ile sanığın 25/05/2013 günü Uşak’ta buluştukları, birlikte Güney İlçesi’ne geldikleri, sanık ..."ın diğer sanık ..."i teyzesinin oğlu ... olarak tanıttığı, katılana çanta içerisinde Mark gösterdikleri ve toplam 60 Markı sahte olup olmadığını tespit için verdikleri, katılanın bu markın sahte olmadığını tespit etmesi üzerine sanık ..."ın katılandan daha önce dolandırılmalarını bahane ederek teyzesini ikna edebilmek için 20.000 TL para getirmesini istediği, katılanın da eniştesinin çektiği 20.000 TL’lik krediyi sanıklara teslim etmek için 27/05/2013 tarihinde yanında tanıklar ... ile Güney İlçesi’ne geldikleri, yanındakiler arabada beklerken katılanın sanık ...’ın yanına gittiği, birlikte yürüdükleri, bir eve yirmi metre kadar kala durdukları, sanık ..."ın katılana, teyzesinin dul bir kadın olduğunu, yol üzerinde beklemesini söyleyerek katılandan 20.000 TL’yi alarak uzaklaştığı, katılanın sanıklara bu olaydan sonra ulaşamadığı, bu şekilde sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde üzerlerine atılı suçu işledikleri iddia olunan olayda; katılan ile tanıkların tüm aşamalardaki birbirleri ile uyumlu anlatımları, teşhis tutanakları ve dosya kapsamından, sanıkların üzerlerine atılı suçu işlediklerinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanılarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanıklar hakkında fazla ceza tayin edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesine istinaden halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, anılan maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasından, sanıklar hakkında uygulanan adli para cezasına ilişkin sırasıyla “30 gün” ve “600,00 TL" adli para cezası ibarelerinin çıkarılarak yerlerine sırasıyla "5 gün" ve “100,00 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/03/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.