7. Hukuk Dairesi 2016/7128 E. , 2016/11418 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davacı ... davalı ... vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı, devredilen ... Belediye Başkanlığında su ve kanalizasyon işlerinde işçi olarak çalıştığını, 29 Mart 2014 yerel seçimleri sürecinde ... ilinin de Büyükşehir olması ile birlikte davalılar arasında işçi paylaştırma sürecindeki belirsizlik nedeniyle 30.03.2014 tarihi itibariyle ... hizmetine son verildiğini ancak bu durumun bildirilmediğini, 20.05.2014 günü ise iş akdine sözlü olarak son verildiğini, iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı, ücret, ulusal bayram genel tatil, yıllık izin, hafta tatili, fazla mesai ücretleri alacağını talep etmiştir.
Davalı ...; davanın kendileri açısından husumet yokluğundan reddi gerektiğini, davacının işe girdiği andan itibaren ... Belediye Başkanlığı bünyesinde su ve kanalisazyon işlerinde işçi olarak çalıştığını, davacı işçinin belediyeleri ile herhangi bir iş sözleşmesi yada herhangi bir anlaşmasının bulunmadığnı savunmuştur.
Davalı ... Belediye Başkanlığı; davacı tarafın kendileri ile iş sözleşmesine dayalı devam eden veya sonlanmış bir hizmet ilişkisinin bulunmadığını, davanın ..."ye ihbar edilmesi gerektiğini, davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesini istemiştir.
İhbar olunan ...; davacı tarafın kendileri ile iş sözleşmesine dayalı devam eden veya sonlanmış bir hizmet ilişkisinin bulunmadığını, davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davalı ... Belediye Başkanlığı ve İhbar olunan ... Genel Müdürlüğü (...) hakkında açılan davanın husumet yokluğundan ayrı ayrı reddine, davalı ... hakkında açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı işçinin hafta tatili ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 46 ncı maddesinde, işçinin tatil gününden önce aynı Yasanın 63 üncü maddesine göre belirlenmiş olan iş günlerinde çalışmış olması koşuluyla, yedi günlük zaman dilimi içinde yirmidört saat dinlenme hakkının bulunduğu belirtilmiş, işçinin hafta tatili gününde çalışma karşılığı olmaksızın bir günlük ücrete hak kazanacağı da 46 ncı maddenin ikinci fıkrasında hüküm altına alınmıştır.
Hafta tatili izni kesintisiz en az yirmidört saattir. Bunun altında bir süre haftalık izin verilmesi durumunda, usulüne uygun şekilde hafta tatili izni kullandığından söz edilemez. Hafta tatili bölünerek kullandırılamaz. Buna göre hafta tatilinin yirmidört saatten az olarak kullandırılması halinde hafta tatili hiç kullandırılmamış sayılır.
2429 sayılı Ulusal Bayram ve Genel Tatiller Hakkında Kanunun 3 üncü maddesine göre, hafta tatili Pazar günüdür. Bu genel kural mutlak nitelikte olmayıp, hafta tatili izninin Pazar günü dışında da kullandırılması mümkündür.
Hafta tatili gününde çalıştığını iddia eden işçi, norm kuramı uyarınca bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda yer alan hafta tatili ücreti ödemesinin yapıldığı varsayılır. Bordroda ilgili bölümünün boş olması ya da bordronun imza taşımaması halinde, işçi hafta tatilinde çalışma yaptığını her türlü delille ispat edebilir.
Hafta tatillerinde çalışıldığının ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, yazılı delil niteliğindedir. Ancak, sözü edilen çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. Hafta tatili çalışmalarının yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkân dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
İmzalı ücret bordrolarında hafta tatili ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından daha fazla çalışıldığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin hafta tatili alacağının bordroda görünenden daha fazla olduğu yönünde bir ihtirazi kaydının bulunması halinde, hafta tatili çalışmalarının ispatı her türlü delille yapılabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin bordroda yazılı olanın dışında hafta tatillerinde çalışmaların yazılı delille kanıtlaması mümkündür. Hafta tatili ücretlerinin tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt yoksa ödenen tutarın dışında hafta tatili çalışması yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerekir.
Hafta tatili çalışmalarının uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Dairemizce son yıllarda indirim yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır. Ancak, hafta tatili çalışmasının taktiri delil niteliğindeki tanık anlatımları yerine, yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda, böyle bir indirime gidilmemesi gerekir.
Somut olayda davacı işçi ... Belediyesi"nin su ve kanalizasyon işlerinde çalışmakta iken, ... İli"nde 6360 sayılı Yasa ile Büyükşehir Belediyesi kurulması üzerine, ... Belediyesi"nin kapatıldığı ve davacının iş akdine son verildiği, davacının işe iade davası açtığı ancak davanın hak düşürücü sürenin geçirilmiş olması nedeniyle reddedilerek kararın kesinleştiği, davacının hak ve alacaklarının ... Valiliği Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu"nun 11.03.2014 tarihli 62 sayılı kararıyla ... Belediyesi"ne devredildiği anlaşılmakla, davacı iş akdinin haksız olarak feshedildiğini, hafta tatillerinde çalıştığını ancak ücretlerinin ödenmediğini iddia ederek hafta tatili alacağını talep etmiş, davalı ... ise davacının hafta tatili çalışması yapmadığını savunmuştur. Aynı gün temyiz incelemesi yapılan emsal 2016/7125, 2016/7126, 2016/7127, 2016/7129, 2016/7130, 2016/7131, 2016/7132 Esas sayılı dosyalarda davacı ile aynı işi yapan işçilerin hafta tatili çalışması yapmadığı, emsal dosyaların davacıları tarafından dosyaya sunulan ... Belediyesi nöbet listelerinden anlaşılmakla; aynı işyerinde, aynı işi yapan işçiler arasında farklı çalışma düzenleri bulunamayacağından davacının hafta tatili çalışması yapmadığının kabulü ile bu talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir.
3-HMK"nun 61-64.maddelerine göre dava ihbar olunan gerçek ve tüzel kişi, davada taraf sıfatını kazanamaz. Bir davada hüküm, davanın tarafları arasında kurulur.
Somut olayda, dava ..."ne, davalı ... Belediye Başkanlığı istemi ile HMK"nun 64. maddesince ihbar olunmuş ve ihbar olunan davaya katılmış ise de, ihbar olunan davada taraf sıfatını kazanmamıştır. İhbar olunan hakkında hüküm kurulmaması gerekirken mahkemece “İhbar olunan ... Genel Müdürlüğü (...) hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine,” şeklinde karar verilmiş olması hatalıdır. Mahkemece hükmün davanın tarafları arasında kurulacağı, ihbar olunan ... hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilemeyeceği düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı Belediyenin avukatlık ücretine yönelik temyiz itirazının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı ... davalı Belediyeye iadesine, 25/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.